Ara
Gümüşhane
Kapalı
18°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
39,5851 %-0.32
45,6681 %-0.99
4.328,32 % 1,03
GÜNCELİNDE GÜNCELİ

GÜNCELİNDE GÜNCELİ

YAYINLAMA:

Bazı güncel konulara ilişkin görüşlerimi sizlerle paylaşmak istiyorum:

O BİR AMERİKALI

Nisa suresi 56. ayet: "Şüphesiz âyetlerimizi inkâr edenleri biz ateşe atacağız. Derileri yanıp döküldükçe, azabı tatmaları için onların derilerini yenileyeceğiz. Şüphesiz Allah, mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir."

Bu ayetin tefsirinde deri ruhun çekeceği azapta bir vasıtadır. Çünkü acı çeken deri değil insanın kendisi, değişmeyen ruhu ve şuurudur.

Amerikalı bir aktivist yukarıdaki ayetin mealini okumuş ve yüce yaratanın ne kadar acımasız ve kinci olduğuna kanat getirmiş. Aylar yıllar geçmiş ve hala bu düşüncesinde herhangi bir değişiklik olmamış. Amma velakin İsrail denen zibidi devletinin (Gazze saldırıları) acımasız terörünü gördükten sonra Allah’ın gazabının bu tür suçlulara karşı normal olduğuna kanaat getirmiş. Ne diyelim Allah hidayet versin bu aktiviste de.

Bakara 216. ayet: “Sizin hayır sandığınız şer, şer sandığınız şeyde hayır vardır. Allah(c.c.) bilir, siz bilmezsiniz.”

Gazze saldırılarını aralıksız sürdüren kafir İsrail belki de dünyada İslam’ın daha da yaygınlaşmasına, inanmayanlarınsa inanarak Müslüman olmasına vesile oluyor. Mazlumların ,güçlüler tarafından haksızca nasıl katledildiklerine şahit olan Hristiyan ve Musevi toplumlarda inşallah İslam’a karşı bir yumuşama olacaktır ama şehit edilen 30.000 canı geri getirmeyecektir.

Alper GEZERAVCI ve Selçuk BAYRAKTAR

Bu iki şahsiyet Türkiye’nin yeni vizyonu olacak inşallah. İkisi de göklere meraklı kişiler. İstikbal göklerdedir ilkesi gereği Türk Gençliğinin bu sayede gözü hedef hep yukarılarda olacaktır.

YEREL SEÇİMLER

Yerel seçimler yaklaştıkça demokrasiye saldırılar olacaktır. Senin adayın kötü benim adayım iyi gibi kısır tartışmalar yumak gibi büyütülerek, toplumda kaos ortamı oluşturacak maalesef çok kendini bilmez insanımız var. Onun için dikkatli olmalı ve bu tür olaylara pirim vermemeliyiz. 5-10 tane seçmeni olan köylerde bile en az bir iki muhtar adayı olduğunu varsayarsak durum daha da ciddi demektir.

HEDEF BAŞARMAK

Hiçbir zafere çiçekli yollardan gidilmez. Evet başarmak istiyoruz ama nasıl olacak? Armut piş ağzıma düş şeklinde mi? Armudu kim pişirecek? Armut durduk yere pişer mi? Pişmez. Pişmesi için odun lazım, kibrit lazım, tencere lazım , su lazım lazım da lazım. Bunların bir araya gelmesi için bir emek lazım değil mi? Emek olmadan ekmek olur mu? Ben kalemle bu satırları yazmazsam bu metin ortaya çıkar mı? Yeni yetişen gençlik o kadar tembelleşti ki artık anne babadan su ister oldu. Anne babada onlardan bir şey isteyecek olsa en az üç kere seslenmek zorunda kalıyor.

ŞİRAN AKADEMİ

Şiran Akademi Spor, Şiran ilçemizi, voleybolda iyi bir ivme yakalayarak tanıtımına katkı sağlıyor. Ekmek emeksiz olmaması misali başta yönetim kurulu olmak üzere Ersin ŞAHİN başkanımız da son dönemlerde bu başarıda pay sahibidir.

RAMAZAN HOCA

Diyarbakır Ulu Cami’n de başlayan serüveni İstanbul’da işlettiği çay ocağında son buldu. Diyarbakır’da terörün kol gezdiği dönemlerde İslam’ı anlatıyordu hem ayaküstü hem de korkusuzca. Elinden geldiğince bu tebliğ faaliyetlerini, İstanbul’da sürdürürken kaza demeyeceğim çünkü kasten adam öldürmeye yeltenmiş katil olacak zat, Ramazan Hoca’nın canına kıymıştır.

Ölen öldü de geride kalan bazı dini-imanı bildiğini zanneden zevatlar ölünün arkasından atıp tutuyorlar. İstanbul’da sırça köşklerde atıp tutmak kolay. İrşat faaliyetlerinizi hiç taşrada yaptınız mı? Yarım metre derinliğinde kaybolduğunuz o kaz tüyü minderlerde bende yaparım o vaazları. Dikensiz yollarda yürümeyle olmaz bu işler.Çile lazım çile…..

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *