SAHİPSİZLİK ALGISI
Gümüşhane’mizin en değerli miraslarından biri olan yaylalarımız, sadece doğanın güzelliği değil; aynı zamanda köylerimizin kültürel, ekonomik ve sosyal hayatının ayrılmaz bir parçasıdır. Yeşilin bin bir tonu, dağların serinliği, köylerimizin tarihini ve kültürünü saklayan bu alanlar, bizim kimliğimizin de bir yansımasıdır.
Ama son günlerde Kurtdere Yaylası’nda yaşanan trajik bir olay, bu güzelliklerin ne kadar kırılgan olduğunu acı bir şekilde gösterdi. Çöpler yüzünden bir ineğin ölmesi, bir canlının kaybı ile birlikte, yaylalarımızın sahipsiz bırakıldığının sessiz bir feryadıydı. Trabzon medyasında çıkan haberlerde ise Gümüşhane yetkililerinin ilgisiz olduğu ima edildi. Çöp, bir araç olmuş ve yaylalarımızın değerini ve sahipliğini sorgulatan bir simgeye dönüşmüştü.
Yaylalar çiftçilikle uğraşan köylülerimizin yaşam kaynağı olduğu gibi, kültürel mirasımız ve geleceğimizin parçasıdır. Bir gün sahipsiz bırakılırsa, sadece yeşili değil, bizim kimliğimiz de kaybolur. Her bir çöp, kirli kalan alan, sadece çevreyi kirletmez; aynı zamanda yaylaların bizden uzaklaşmasına izin veren bir sessizliktir.
Son yıllarda Trabzon–Gümüşhane sınırındaki yaylalarda yaşanan tartışmalar, konunun sadece çevre değil, aynı zamanda sahiplik meselesi olduğunu gözler önüne seriyor. Yaylalarımıza sahip çıkmazsak, başkaları sahip çıkacak.
Olayın insani yönü yanında, yaylalarımızla ilgili “Gümüşhane ilgilenmiyor” algısı çok daha büyük bir sorunu karşımıza getiriyor. Çünkü bu durumda mesele yalnızca çöp olmaktan çıkıp, “yaylayı kim sahiplenecek, kim daha iyi korur?” sorusuna verilen siyasi bir cevaba dönüşüyor.
Çöp sorunu elbette kritik önemdedir. Canlı sağlığı her şeyden önce gelir. Bu açıdan hijyen sorunu, en acil şekilde çözümlenmelidir. Ancak meseleye yalnızca temizlik açısından bakarsak, büyük resmi kaçırırız. Trabzon’un güçlü medya ağı, bu tür olayları kullanarak “yaylaları biz temizliyoruz, biz sahip çıkıyoruz” algısı oluşturduğunda, yaylaların Trabzon’a ait olduğu fikri giderek güçlenir.
Artık Gümüşhane’nin pasif kalma lüksü yoktur. Yaylalarımıza sahip çıkmazsak, başkalarının sahip çıkmasına da yol açmış oluruz. Gümüşhane görevlilerinin almadığı çöpü, yarın vatandaşın talebi ile Maçka Belediyesi yetkilileri topladığında, kimsenin diyecek sözü olamaz.
İl Özel İdaresi, özellikle yazın nüfusun arttığı bölgelerde düzenli çöp toplama programını artırmalıdır. Köylerde haftada bir yapılan çöp toplama, yazın nüfusun artışı ile yeterli değildir. Yaz aylarında Hasköy’de kalıyorum; hafta içi her gün Gümüşhane’ye gelirken, köydeki çöp kutularının dolu olması nedeniyle birçok kez çöplerimi şehirdeki kutulara attım. Yaylaları artık siz düşünün.
Yaylalar, sadece yazlık serinlik değil; geleceğimizin turizmi, ekonomisi ve kimliğidir. Bugün sahip çıkmazsak, yarın bu güzellikleri sadece uzaktan seyretmek zorunda kalırız. Bizler yaylalarımıza sözümüzle, ilgimizle, temizliğimizle, kültürümüzle, festivalimizle ve ürünümüzle sahip çıkarsak, sahipsizlik algısını tersine çevirebiliriz.
Unutmayalım ki yaylalarımıza sahip çıkmak, yalnızca doğayı korumak değildir. Bu aynı zamanda Gümüşhane’nin geleceğine sahip çıkmaktır.
Çok geç olmadan…
25.08.2025 Av. Ali Haydar Dereli