Ara
Gümüşhane
Kapalı
2°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
42,7078 %0.01
50,2018 %0.06
5.909,06 % 0,12

Borç alıp vermede ve alış veriş yapmada Allah neyi emrediyor?

YAYINLAMA:
Sosyal bir varlık olan insan, başkalarıyla hayatı paylaşma özellikli olarak yaratılmıştır. Çünkü insanın fiziksel ve psikolojik dizaynı, bu birlikteliğin ve paylaşımın olmasını zorunlu kılmaktadır.
İnsanlar, hayat şartlarına karşı daima birbirlerine yardımcı olmak zorundadırlar. Bu yardımların konusu, tarz ve şekli her devirde değişse bile, “borç-alacak, alış-veriş” ilişkileri, tarih boyunca hep ilk sıralarda yer almıştır.
Sosyal hayatta yaşayıp da, kimseye ihtiyaç duymadan kendi kendine yeten insan bulmak mümkün değildir. Bu bağlamda, toplumsal hayatın, insanlar arasında alış-veriş ilişkileri ve para-mal borçlanması olmadan yürütülmesi mümkün değildir.
Borç ilişkilerinde en önemli nokta, zamanında ödenmesidir. Bunun sağlanabilmesi için de özellikle “unutma, inkâr etme” gibi problem ve güvensizliklerin yaşanmaması gerekmektedir.
Aynı toplumda beraber yaşamaya muhtaç insanlar arasında meydana gelecek güvensizlikler, toplumları kökünden sarsıp yıkılma noktasına getirir. Çünkü toplumların oluşumunda en büyük etken “güven” olduğu gibi” yıkılmasındaki en büyük etken de, fertler arasında yaşanacak “güvensizlikler” dir.
Günümüzde, insanlar ve kurumlar, birbirleriyle yapacakları iş ve işlemlerle ilgili sözleşmeleri ve anlaşmaları noterler vasıtasıyla yaparak meydana gelecek güvensizliklerin önüne geçmektedirler. 
Noterler vasıtasıyla yapılmayan, sosyal hayat içinde arkadaşlar, dostlar, akrabalar, satıcılar ve müşteriler arasındaki “alış veriş ve borç alıp verme” gibi işlemlerin de mutlaka taraflar arasında yazılarak kayıt altına alınması, ileride doğacak anlaşmazlıkları önleme açısından çok önemlidir.
İnsanı en iyi bilen, onu yaratan Allah’tır. Allah, insanlarla ilgili her türlü problemi ve çözüm yollarını Kur’an-ı Kerim’de zikrettiği gibi, bu çok önemli konuyu da Kur’an’da belirterek, insanların nasıl hareket etmeleri gerektiğini açıklamıştır.
Uzunluğu bir sayfayı bulan, bundan dolayı da Kur’an-ı Kerim’in en uzun ayeti sayılan ve bazı âlimler tarafından noterlik ayeti olarak da tanımlanan Bakara suresinin 282. Ayeti olan Müdayene (Borçlanma) ayetinde, bu konu ile ilgili olarak Yüce Allah (c.c.) mealen şöyle demektedir:
 
{ “Ey iman edenler! Belli bir süre için birbirinize borçlandığınız zaman bunu yazın. Aranızda bir yazıcı adaletle yazsın. Yazıcı, Allah’ın kendisine öğrettiği şekilde yazmaktan kaçınmasın, (her şeyi olduğu gibi dosdoğru) yazsın. Üzerinde hak olan (borçlu) da yazdırsın ve Rabbi olan Allah’tan korkup sakınsın da borçtan hiçbir şeyi eksik etmesin (hepsini tam yazdırsın). Eğer borçlu, aklı ermeyen, veya zayıf bir kimse ise, ya da yazdıramıyorsa, velisi adaletle yazdırsın. (Bu işleme) şahitliklerine güvendiğiniz iki erkeği; eğer iki erkek olmazsa, bir erkek ve iki kadını şahit tutun. Bu, onlardan biri unutacak olursa, diğerinin ona hatırlatması içindir. Şahitler çağırıldıkları zaman (gelmekten) kaçınmasınlar. Az olsun, çok olsun, borcu süresine kadar yazmaktan usanmayın. Bu, Allah katında adalete daha uygun, şahitlik için daha sağlam, şüpheye düşmemeniz için daha elverişlidir. Yalnız, aranızda hemen alıp verdiğiniz peşin ticaret olursa, onu yazmamanızdan ötürü üzerinize bir günah yoktur. Alış-veriş yaptığınız zaman da şahit tutun. Yazana da, şahide de bir zarar verilmesin.(*) Eğer aksini yaparsanız, bu sizin için günahkârca bir davranış olur. Allah’a karşı gelmekten sakının. Allah size öğretiyor. Allah her şeyi hakkıyla bilendir.”(**)
(*)Ayetin bu kısmı “Ne yazıcı ne de şahit (adaletten ayrılarak hak sahiplerine) zarar vermesinler” şeklinde de tercüme edilebilir.
(**)Bu ayette, borç ve alış veriş işlemlerinde anlaşmazlık çıkmasını önleyecek, tarafların haksızlığa uğramamasını sağlayacak belgelendirme, şahit tutma ve rehin gibi önlemlerin alınması istenmektedir. Bu uygulamaların ne şekilde gerçekleştirileceği konusunda ayrıntılara kadar inilmiş olması konuya verilen önemi göstermesi bakımından dikkat çekicidir. Ancak prensip, işlemin sağlama alınması olmakla beraber karşılıklı güven duygusunun da önemli bir unsur olduğu ve bunun kötüye kullanılmaması gerektiği vurgulanmaktadır.}
 
Bu ayet meali; Diyanet İşleri Başkanlığı’nın www.diyanet.gov.tr adlı resmi internet sitesinde yer alan (Kur’an-ı Kerim ve Türkçe Meali)’ nden alınmıştır. Bu ayetle ilgili daha geniş bilgi için Kur’an-ı Kerim’in tefsirlerine bakılmalıdır.
Alış-veriş ve borçlarla ilgili problemlerin, günümüzde çok önemli oranda arttığı düşünülürse, Kur’an-ı Kerim’de Yüce Allah’ın emri olan “yazma” olayının mutlaka uygulanması gerekir. Başta unutkanlık olmak üzere insanoğlunun noksanlıklarla dolu bir yapısı vardır. Bu nedenle mutlaka ikili anlaşmaların yazılması zarureti bulunmaktadır.
Güzel günler dileğiyle.
 
( Yazarın “Oraya Gidip de Gelen Var” kitabından alınmıştır)
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *