Türkiye Cumhuriyeti'nin Çimentosu: Komşuluk Bağlarımızdır!
Kıymetli Okurlarım..
Tüm analiz ve sentezlerimizin damıttığı o nihai gerçek şudur: Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni ilelebet payidar kılacak olan, ne yalnızca siyasi gücümüz ne de ekonomik büyüklüğümüzdür. Asıl güç, her kesimden toplumun uyanık olması ve aralarındaki dostluk, güven ve komşuluk bağlarını her koşulda canlı tutmasıdır.
Bugün, toplumsal huzuru hedef alan, nifak tohumları eken ajitasyonlar; "battık, bittik" söylemleriyle ekonomiden, "komşunun malı" üzerinden ahlaktan vuran felaket tellalları, bu ülkenin en büyük kalesini, yani birbirimize olan inancımızı yıkmaya çalışmaktadır. Bu ajitasyonların temel amacı, sizi en yakınınızdaki insandan, komşunuzdan şüphelendirmek, onu potansiyel bir düşman ya da haksız kazanç sahibi olarak görmenizi sağlamaktır.
Sakın Unutmayın: Bir toplumu ayakta tutan çimento, iyi komşuluk ilişkileridir!
Komşu, sadece bir kapı ötede oturan kişi değildir; en zor anınızda size ilk yardım elini uzatacak olan, çocuğunuza göz kulak olacak olan, sevincinize ortak olacak olan ilk güvenlik ve destek hattınızdır. Bu toprakların binlerce yıllık geleneği, bize” komşu komşunun külüne dahi muhtaç” olduğunu öğretmiştir.
Ajitasyonların oyununa gelmeyelim!
Devletimizin ve milletimizin birliği, sizlerin birbirinize sarılmasıyla perçinlenecektir. Kıyaslama ve haset yerine dayanışmayı esas alın. Komşunuzun başarısına haset etmek yerine, ortak bir refah için omuz omuza durmayı seçin.
Uyanık Olun: Dışarıdan gelen hiçbir saldırı, içeriden çözülmüş, birbirine güvenmeyen bir toplum kadar tehlikeli değildir.
Tüm yurttaşlarımıza düşen en büyük görev: Komşuluk ilişkilerimize dört elle sarılmak, kapılarımızı ve gönüllerimizi birbirimize açmaktır. Bu ülkenin geleceği, sokaklarımızda, mahallelerimizde yeniden tesis edeceğimiz o güçlü sevgi ve güven köprüsündedir.
Tevazu ve barışla kenetlenen bir millet yenilmezdir! Günümüzde buna çok ihtiyacımız var..
Yusuf SADIK, Eğitimci, Yazar, Gazeteci, Emekli, Milli Eğitim Müdürü