Ara
Gümüşhane
Açık
0°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
42,7202 %-0.02
50,1919 %-0.01
5.960,38 % -0,05
ASKIDA KİTAP PROJESİ

ASKIDA KİTAP PROJESİ

YAYINLAMA:

"İçinde iyi yanı bulunmayacak kadar kötü kitap yoktur."
Geothe

2017 YGS sonuçlarına bir eğitimci ve bir baba olarak eleştirel manada baktığımda şunu bir kere daha gördüm ki çocuklarımız okumuyor. Çünkü okuyor ve okuduğumuzu anlasa idik kendi dilimiz olan Türkçede 40 soruda 17 ortalama gibi bir ortalamayı görmezdik.

Ve bu bağlamda yazıma başlamadan önce TÜİK’in son raporu ışığında aşağıdaki okuma oranlarına bakmanızı istirham ediyorum;

Kitap okumak Türk insanının ihtiyaç listesinde 235'inci sırada yer alıyor,

Ülkemizde 10.600 kişiye 1 (bir) kitap düşmekte,

Günde 6 saat televizyon izleyen, 3 saat internete giren Türkiye, kitap okumaya sadece 1 dakika ayırıyor.

Son yıllarda internetin ve sanal âlemin de etkisiyle adeta kitabın kokusunu hissedemez hale geldik. Sizi bilmem ama ben internetten kitap okumanın bir türlü tadını alamıyorum. Kitabın o matbaa kokusu önce içime sirayet edecek.

Geçen bir köşe yazımda ifade ettiğim gibi her ile bir tane eşekli kütüphaneci Ürgüplü Mustafa Güzelgöz gerek. Peki, ne yapmıştı ki bu güzel adam. Neden öldükten sonra onu seven Ürgüplüler onun heykeli dikme ihtiyacı hissettiler?

Çünkü o bizlerin aklına dahi gelmeyen bir çılgın projeye imza atmıştı, olmayan bir şeyi yapmıştı. Hayal etmişti ve hayallerinin peşinden gitmişti. Hanımı karşı çıksa da ilk maaşıyla bir eşek almış ve her iki yanına sandık yaptırarak topladığı bağış kitaplarla 36 köye kitap taşımıştı. Kadınları kütüphaneye çekmek için dikiş makinelerini kütüphaneye yerleştirmiş ve sırada bekleyen kadınların kitap okumasını sağlamıştı. Onu kimse anlamasa da Ürgüplüler anlamıştı ve öldüğünde Ürgüp’te kocaman bir heykelini dikmişlerdi.   

Vakti zamanında Gümüşhane Valiliği’nin Gümüşhane Okuyor projesi ile Gümüşhane’ye isim olmuş değerlerimizi Atatürk Parkı’nda öğrencilerle buluşturmuş idik. Turan Tuğlu bir masada kitabından bir anekdot anlatırken, yan masada İsmail Akçay Gümüşhaneli Şairler Antolojisi’nden güzel bir şiir okuyordu. Öte yanda Hışır Osman öğrencilere Yazın Yağar Kar Başıma şiirini seslendiriyordu. Vali Enver Salihoğlu bir başka kitabın satır aralarından öğrencilere sesleniyordu. Ve ben Ekmek Arası Domates kitabımdan yürekleri ısıtan bir hikâye okuyordum.  

Peki, bizler ebeveyn olarak bu hayırlı projenin ardından hangi kitabı aldık çocuğumuza? En son hangi kitabı okuduk çocuklarımızla birlikte? Daha doğrusu en son hangi kitaba para verdiniz?

Ve yine malumunuz bu şehrin çocukları diğer illere göre okumaya, okuduğunu anlamaya ve anladığıyla amel etmeye en muhtaç bir şehir. Çünkü dağların avucunda hüzünlerin emzirdiği bu çocuklar ancak okuyarak kurtulacaklar kaderlerinden. Bu şehre bir değil birçok Ürgüplü Mustafa Güzelgözler gerek haliyle.

Gümüşhane Kültür Müdürlüğü’nün güzel bir projesi vardı bir zamanlar. Gezici Kütüphane mahalle aralarında minik yavrularımıza ulaşıyordu.

Şimdi ben kendi hayal dünyamda kurduğum bir projeyi burada yazmak istiyorum. Her mahallede malum muhtar evleri inşa edildi. Bu muhtar evlerinin Aile Hekimlerine kiraya verileceği duyumları geliyor kulağımıza. Hâlbuki o mekânlar mahalle kütüphanesi olarak dizayn edilirse öğrencilerimiz hem derslerini ve ödevlerini yapar, bol bol kitap okuyabilirler. Ayrıca her mahalle ve sokağında bir kitap kutusu “GÜMÜŞ KİTAP” yapılarak oradan öğrencilerin kitaplara ulaşması kolaylaştırılabilir. Hemen her duyarlı Gümüşhaneli oraya çocuklara uygun kitap bağışında bulunacaktır. Kitabını bitiren oraya kitabı iade eder ve yenisini alabilir.

Kemaliye Camii önünde Gümüşhane Avcılık, Atıcılık Derneği bir dolap içinde poşet içinde ekmek koymuş. Hayırsever Gümüşhaneli hemşerimiz oraya ekmeğini koyuyor, ihtiyaç sahibi oradan alıyor ekmeğini minnet duymadan. Veren alanı bilmiyor, alan kimin verdiğinden habersiz. Doğru olan da bu değil mi?

Buna benzer Gümüşhane’nin Otogar, Zafer Meydanı, Fatih Parkı, Devlet Hastanesi, Gümüşhane Üniversitesi önü gibi yerlerde ASKIDA KİTAP uygulaması yapılamaz mı? Gerçi Gümüşhane Belediyesi içinde kitap ve oyuncak kumbarası var ama bunu şehrin dört bir yanına yaymamız daha verimli olacağı kanaatindeyim.

Ben “Ekmek Arası Domates” ve “Gümüşhane Eğitim Tarihi” başta olmak üzere diğer kitaplarımı bağış yapmaya hazırım. Ve diğer Gümüşhaneli yazar ve şair arkadaşlarımız, Gümüşhane STK ve derneklerimiz buraya eminim ki kitap bağışında bulunacaktır.           

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *