DÜNYAYI DEĞİŞTİRMEK İSTER MİSİNİZ?

Dünya iyi yönde gelişiyor ve değişiyorsa buna bir katkı yapmak ister misiniz?.  Yoksaaaa İstemez misiniz? Karar sizin!

Çorbada benimde tuzum olmalı da diyebilirsiniz, çorbanın tadını da kaçırabilirsiniz.  Her ikisi de size mutluluk verebilir. Taşın altına elinizi koyup kaldırabilirsinizde, çaba sarf eden insanları ayıplayabilirsinizde…

Kendinizi dünden daha iyi görmenin endişesiyle daha fazla bilgiye ve öğrenmeye zorlayabilir yada önceden bildiklerinizin yetip artacağını zannederek  sermayeden yemeyi alışkanlık haline getirebilirsiniz.!    

Çalışan astlarınızı çalışmalarına bakmaksızın yalnızca kişisel hissiyatınızla tasnif edebilir, aynı ölçülerle ödüllendirebilirsiniz. Aynı zaman ve mekanda, onları çalışmalarıyla da değerlendirip emekleri ve üretkenlikleri ölçüsünde de kıymetlendirebilirsiniz.

Yaşadığınız ve çalıştığınız yerdeki insanları güler yüzle selamlayıp onları güzel bir sözle motive edebilirsiniz. Aynı durumda onları görünce görmezden gelerek yada yüzünüzü, gözünüzü kaçırarak kendinizi Kaf Dağının doruğunda güneşin oğlu zannedebilirsiniz!

Kendi çalışmalarınız, (aslında çalışmadıklarınız) gölgede kalmasın diye başkalarının emeklerini ve alın terleriyle ortaya çıkardıkları eserleri karalayabilirsinizde, onları sizin ufkunu açan birer kılavuz gibi görüp kendinizi geliştirmenizde iyi bir uyarıcı kabul edebilir,  herkesin hakkını teslim etme erdemliliğini gösterebilirsiniz de..  

Yolunuzun üstüne düşen taşları küçük bir gayretle kenara atabilirsinizde, benden sonra   taşı kenara atan birisi nasıl olsa çıkar diyerek, aynı taşın sebep olduğu bir kazayı eyvahlar ile seyredebilirsiniz de...!

Hiçbir işin kolay olamadığını,işlerinin ihmale gelmediğini ve işlerini ihmal edenlerin o işin altında ezildiğini bildiğiniz halde, “bu sefer bir şey olmaz” diyerek tembellik yapabilirsiniz.Bunların yanında geçmişten dersler çıkarıp önlemlerinizi ve stratejilerinizi kuvvetlendirebilirsiniz de..!

Her sorunun bir çözümünün olduğunu düşünerek sorunların üstüne cesaretle gitmenin ve kafa yormanın sonunda mutlaka bir çözüm getireceğini bilerek kararlı ve cesur olabilirsiniz. Bunlarla birlikte “ yapmasam ne olur” diyerek sorunları görmezden gelebilir, neden kaçtığınızı uzun uzun anlatarak insanların zamanını çalabilirsiniz de..!

Yaptığınız işleri tek düze yapmaktan vazgeçip farklı bir anlayış geliştirebilir, böylelikle hizmet alanlarınızdaki memnuniyet algısını olumlu yönde değiştirebilirsiniz. İnanmakta zorluk çekenler için engelli ve yardıma muhtaç ailelilerin devlet tarafından eğitimine ve bakımlarına yönelik halkta oluşan memnuniyeti ve evde bakım hizmetlerinin sağlık alanında halkı nasıl hoşnut ettiğini ve sağlık birimlerine duyulan güveni nasıl artırdığını görebilirsiniz. Aynı hal ve karda aynı işi bir ömür boyu aynı düşük verimle devam ettirip, kendinize rahmet okutturabilirsiniz de!

Dünyayı ben mi değiştireceğim, bir kişinin düzelmesiyle ne olabilir ki, önemli olan herkesin düzelmesidir; diyerek kendinizi kandırabilirsiniz.  Aynı şartlarda “Ben değişmeden hiçbir şey değişmez, bütünlerin hepsi birlerin toplamından meydana gelir ” diyerek kendinizi değiştirebilir böylelikle dünyadaki değişimi mutlulukla izlemenin keyfine varabilirsiz.

Her durumda, her şartta, her hal ve karda, her ahval ve şeraitte, ne durumda olursa olsun dünyayı iyi yönde değiştirebilirsiniz. Ancak tek şartı var: Bunun için önce kendiniz değişmelisiniz.
           
Not: Bir gazeteci kardeşimiz ismimizi kullanarak, benim ve halkın farklı algılayacağı ithamlarda bulunmuştu. Bir kaç haftadır yapılan yanlışın düzeltilmesine yönelik bir satır yazı bekleyip durdum. Anlaşılıyor ki; illaki bir cevap vereyim bekleniyor. Cevap yazmayacağım ama o yazının yazdırılmasına ve yazılmasına sebep olan arkadaşların “aydın” ve “doğru”  oldukları kadar kişilik haklarına saygılı olmalarını bekliyoruz; biline.
YORUM EKLE