DEPREM VE DUYARLILIĞIMIZ

“Gözyaşlarımızın rengi yoktur”
Anonim

Son Elazığ Depremi bir kere daha gösterdi ki bu aziz millet içindeki vatan hainlerine rağmen dimdik ayakta durmayı, birbirine kenetlenmeyi, topyekun yaralarını sarmayı bilmektedir.

Ancak bu milletin birliği ve beraberliğinin görünmesi için böylesi felaketler mi gerekiyor demekten de kendimizi alamıyoruz. 

Bu son depremle birlikte;

Öz vatanlarından ayrılan, bize sığınan ve bizden aman dileyen Suriyeli Mahmut kardeşimizin tırnakları kanarcasına göçük altından iki canı kurtarması kardeşliğin adeta bir nişanesi olarak hafızalarımıza bir kere daha kazındı.

Öte yandan hani bizi bölük pörçük etmeye kalkanlar bir kere daha gördüler ki biz doğusundan batıya, güneyinden kuzeye aynı kilimin farklı desenleriyiz. Bizi bu kilim deseninden ayırmaya kalkanlar tarihi kirli çöplüğünde kaybolmaya mahkumdurlar.

Hani o ayrıştırdığınız, ötekileştirdiğiniz Diyarbakır Belediyesi var ya;

Deprem bölgesinde çadırları kuruyordu.

Tunceli Belediyesi, sıcak yemek dağıtımı yapıyordu.         

Urfalılar geceden beri enkazın tepesinden hiç ayrılmadılar.

Rize, Gümüşhane, Trabzon ve Karadeniz topyekun Gakkoş kardeşlerimize yardım için erkenden yollara düşmüşlerdi.

Hani dışladığınız, ülkemizde ne işleri var dediğiniz Suriyeli var ya tırnakları koparcasına ve kanayıncaya kadar enkaz içinden bir can, bir umut kurtarmanın peşinde idi.  

Erzurum erzak dağıtıyor. Van gözyaşlarını siliyor, İzmir orada, Bursa orada, Antalya orada. Lazı, Türk’ü, Kürt’ü, Alevisi, Sünnisi topyekun orada.

Ve hatta hunharca katlettiğiniz o masum canlar köpekler var ya enkaz başında bir nefes duyabilmenin derdinde idiler.

İŞTE BİR BÜTÜN TÜRKİYE...

Diğer yanda her zaman karanlığı ve kaosu bekleyen içimizdeki bazı şerefsizler, gezi zekalılar da depremi bahane ederek devlete saldırmakla meşguller. 15 Temmuz’da sala okuyan müezzini evire çevire döven vatan hainleri sanal alemde yalancı ve kasıtlı trollerle, paylaşımlarla şu depremde dahi siyasi ihtiras ve emelleri için gayret göstermekle meşguldüler. Onlara verilecek cevap tek kelimeyle “ŞEREFSİZSİNİZ..!” olacaktır.  

Sözüm ona sanatçı müsveddeleri içlerindeki lağımları boşaltmakla meşgul iken Acun Ilıcalı televizyonunu yardım kampanyası için bu işe vakfetmiş ve bir gecede depremzedeler için tamı tamına 50 milyon para toplamıştı. 

Diğer taraftan bazı kulüpler Elazığ ve Malatya’daki bu acıyı gördükleri halde maalesef 3 puanın derdine düşmüşler ve maalesef gündemin tam orta yerine oturmuşlardır. Burada en büyük hata TFF bir iki hafta ülke genelinde tüm müsabakaları iptal etmeliydi.

Kim ne derse desin, hangi sanatçı (!) müsveddesi ne kusarsa kussun, siyasi hesabı olanlar gündem oluşturmaya çalışsın ki bizim bu güzide halkımız asla ve kat’a bu oyunlara gelmeyecek, her türlü entrikayı bozacak, her zaman içinde barındırdığı farklı kimlik, kişilik, mezhep ve inançlara rağmen bir ve beraber olduklarını cihana göstereceklerdir.

Bu deprem bir daha gösterdi ki bize dost sandığımız ve her başı ağrıdıklarında yanlarında olduğumuz ülkeler her zamanki gibi sırra kadem basarlarken başta Azerbaycan olmak üzere öz kardaşlarımız yanı başımızda idi.

Rabbim bu aziz milleti her türlü terör, ihanet, darbe, felaket ve savaş melanetinden muhafaza buyursun.