Ara
Gümüşhane
Parçalı bulutlu
-1°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
42,8264 %0.19
50,2307 %0.03
5.943,96 % -0,19
MASA-KASA-NİSA

MASA-KASA-NİSA

YAYINLAMA:

"Kaç Müslümanlardan, sığın Müslümanlığa"
Muhammed İkbal


Maalesef günümüz Müslüman kimliği yukarıdaki başlık üzere şekil almaya başladı. Malumunuz Müslüman olmak değil Müslüman kalmak zor olsa gerek. Biz anamızdan ve babamızdan aldığımız ve gördüğümüz Müslümanlık üzerine yaşıyoruz. Efendimiz (SAV) zamanında zor altında İslam’ı bulmadık ki o yüzden İslam’ı tam anlamıyla yaşayamıyoruz.

Ve yine maalesef ki biz kağıt üzerinde % 99’u Müslüman olan bu güzide ülkede gittikçe Müslümanlıktan, insanlıktan, gelenek ve göreneklerimizden, en ulvi değerlerimizden, sosyal ve içtimai yaşantımızdan hızlı ve sağlam bir şekilde kopuyoruz, uzaklaşıyoruz.

Atamızdan emanet aldığımız ve maalesef yaşayamadığımız dinimizi ve değerlerimizi evladımıza, neslimize gereği nisabınca aktaramıyoruz. Müslüman’ı bozan, tefrikaya düşüren masa ki yani makam için her şeyimizi feda ediyoruz. Liyakatimiz olmadığı halde masa uğruna torpil, iltimas, zulüm, hak yeme, mazlumu ezme bizde.

Kasa yani para uğruna yetim hakkı yeme, harama el uzatma, çalma, çırpma, sürekli biriktirme, cimrilik etme, sadaka ve zekattan uzak durma da maalesef bizlerde.

Ve nisa yani kadın ki en muhkem kaleleri dahi yerle yeksan edebilecek bir güç maalesef. Yuvaları dağıtan, harama cezbeden, aile kurumunu tarumar eden bir sistem.

Evet ‘masa, kasa ve nisa’ şeytan üçgeninde gelin biz Müslümanların haleti ruhiyesini masaya yatıralım ne dersiniz..?

Kendisi tok olduğu halde komşusunun açlığından bihaber olan ve gördüğünde Allah’ın selamını çok gören bizler Müslüman’ız öyle değil mi?

Kendisini dokuz ay karnında taşıyan annesini, ömrünü heba eden babasını sokağa ve sözüm ona huzurevine (!) bırakan da Müslüman.

‘Vatan sevgisi imandandır’ emrine riayet etmeyip kendi öz milletine silahını çevirenler, saf ve masum insanları ‘Allah’ diyerek efsunlayan ve devletine, milletine isyankâr edenlerde Müslüman vay be.

Aile yaşantısıyla, kılık kıyafetiyle ecnebilerden hiçbir farkı kalmamış olan, kızı ve oğluyla içki içen, modern olma adına günahlardan harama ince bir çizgide gidip gelen de Müslüman bırak Allah aşkına.

Rabbimizin Kur’an-ı ve Efendimiz’in (SAV) sünnetine arka çeviren ve hayatını idame ettirmeyen ve kulaktan duyma yarım yamalak bilgileriyle İslam’ı yaşadığını zanneden, okumayan, okuduğunu anlamayan da Müslüman.

Gümüşhane gibi bir şehirde dahi İslam’ın sembolü olan başörtüsü ile affedersiniz zıpçıktı bir sanatçı (!) konserinde sahneye atılan, sanatçıya dokunan, bağıran, çağıran, kendinden geçen bacılarımız, kızlarımız da Müslüman of aman of.

Kendisine emanet edilen hanımına, kızına, evladına şiddet uygulayan, başkasının namusuna göz koyan, insanları katledenler de Müslüman ne kolay.

Kendisine yapılmasını istemediğini başkasına yapılmasına onay veren veya kendisi yapan da bir Müslüman.

Dinlemeden, sormadan, anlamadan bir din kardeşinin hakkına tecavüz eden, iftira atan, gıybetini yapan ve maalesef hüküm verip suçlayan da Müslüman.

Evini fahiş fiyatla kiraya veren, dükkânında karaborsa yapan, hakkının üstünde kâr marjinali uygulayan, müşterisine defolu, çürük ve bozuk hizmet verenlerde maalesef Müslüman.

Namazına namaz kattığı halde dışarı çıktığında Allah’ın emir ve yasaklarına riayet etmeyen, musalla taşında yatandan ibret almayan da Müslüman.

Yöneticisi olduğu kurumda, işyerinde, apartmanda emri altındakilere zulmeden, devletin malzemesini ve imkânını şahsi işlerine kullanan, başkasına ait olan hesabı zimmetine geçirenlerde Müslüman bu ülkede.

Güzel ülkemizde huzur içinde yaşarken dünyanın dört bir yanındaki mazlum milletlerin derdiyle dertlenmeyen, kapısını açmayan, yardım elini uzatmayan ve onların yangınının ateşinden etkilenmeyenlerde maalesef Müslüman.

Kısacası biz Müslüman’ız ama yaptıklarımız, yaşadıklarımız, yaşattıklarımız, uyguladıklarımız tamamen İslam’ın ve güzel ahlakımızın tam tersi. Ne dersiniz? 

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *