Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Gümüşhane İl Başkanı Orhan Mazman, bölücü terör örgütünün bir kez daha çirkin yüzünü gösterdiğini belirterek terörü lanetledi.
Şırnak’ın Beytüşşebap İlçesi’nde, teröristlerin 4 farklı noktaya düzenlediği saldırıda 10 güvenlik görevlisinin şehit olduğunu, gözlerini kan bürümüş canilerin, bu alçakça eylemini büyük bir öfke ile lanetlediklerini belirten Mazman, yaptığı yazılı açıklamada şunları söyledi;
"Türk Milleti olarak acımız büyük, üzüntümüz derindir. Bilinmelidir ki; terör maşaları rezil amaçlarına asla ulaşamayacaklar ve döktükleri kanda eninde sonunda boğulacaklardır.
Her asker bizim Mehmet’imiz. Şer şehit yüreğimizi yakıyor. Ancak bu defa gelen acı haber yüreğimizin tam ortasına bıçak gibi saplandı. Köse’ye Osman Yıldız’la düşen ateş hepimizi kavurdu.
Memleketimiz, ‘iyi şeyler olacak’ sözleri ile terör kıskacına alınmış ve bunun sonucunda can ve derman kaybetmekte, milletimiz ardı ardına menfur suikastların kurbanı olmaktadır.
Bugünkü zaman diliminde; belini doğrultarak namlusunu üzerimize çeviren bölücü fitnenin azmasında: PKK açılımındaki inat ve ısrar, terör örgütüne verilen umut ve tavizler, İmralı canisi ile müzakere ve mütareke arayışı, Irak’ın kuzeyindeki Peşmerge kalıntıları ile kucaklaşma belirleyici olmuştur.
Baştan beri girdiği, yanlış ve karanlık yolda yüzsüzce sürünmeye devam eden iktidarın; ‘ezber bozuyorum’, ‘tabuları yıkıyorum’, ‘düşmanlığı kaldırıyorum’ adı altında sürdürdüğü yanlış politikalar; bugün karşımıza; hezimet, hüsran ve terör olarak çıkmaktadır.
Türk milletinin Mehmetçiklerine yapılan bu ve benzeri hunhar saldırıların gerisinde ve merkezinde, teşvik edici unsur olarak Türkiye Cumhuriyeti Devletini yönetenlerin pısırıklığı ve tavizkar tutumu önemli bir yer tutmaktadır.
Hemen her hain saldırı sonucunda ‘bıçak kemiğe dayandı’ sözleriyle ucuz kahramanlık taslayan beylere sormak lazım. Bu kemiğe dayanan bıçak ne kadar kör ki, bir türlü kesmiyor?
Yine bu güruh tarafından ekilen bölücülük tohumları; bugün Şırnak-Beytüşşebap’da; mermi, mayın, bomba ve gözyaşı olarak biçilmiştir.
Bu ve benzer saldırılara çanak tutan, destek veren, teşvik eden, meşrulaştırmaya çalışan, sindirmeye çabalayan ve kılavuzluk yapan gafillerin; akan kandan sorumlu oldukları unutulmamalıdır…
Asil milletimizin değerlerine ihanet eden, melaneti süslü kelimelerle topluma yedirmeye çalışan, etnik nifakı; özgürlük mücadelesi diye yutturmaya çabalayan kim varsa; hak ettiği cevabı ve karşılığı Yüce Türk Milleti’nden er ya da geç alacaktır…
‘Ülkücülerin; milletimizin mukaddesatı olan bayrak, ezan, Kûr’an için yıllar önce komünizm karşısında verdikleri çetin mücadele olmasaydı, Fatiha’yı yalnızca kendilerinin bildiklerini söyleyenler, nasıl Kur’an öğrenecek ve Fatiha okuyacaklardı?’ sorusunu bize çamur atmaya çalışanlara soruyor ve diyalogcu zihniyetin birilerine şirin görünmek için kırparak okudukları Fatiha Suresi’ni gür sesimizle, Kur’anda ki lafzı ile ve manasını idrak ederek Mehmetçiklerimiz ve tüm şehitlerimiz için okuyoruz. Şehitlerimize Allah’tan rahmet, yakınlarına ve milletimize başsağlığı diliyorum. Yüce Türk milletinin başı sağ olsun…"
Şırnak’ın Beytüşşebap İlçesi’nde, teröristlerin 4 farklı noktaya düzenlediği saldırıda 10 güvenlik görevlisinin şehit olduğunu, gözlerini kan bürümüş canilerin, bu alçakça eylemini büyük bir öfke ile lanetlediklerini belirten Mazman, yaptığı yazılı açıklamada şunları söyledi;
"Türk Milleti olarak acımız büyük, üzüntümüz derindir. Bilinmelidir ki; terör maşaları rezil amaçlarına asla ulaşamayacaklar ve döktükleri kanda eninde sonunda boğulacaklardır.
Her asker bizim Mehmet’imiz. Şer şehit yüreğimizi yakıyor. Ancak bu defa gelen acı haber yüreğimizin tam ortasına bıçak gibi saplandı. Köse’ye Osman Yıldız’la düşen ateş hepimizi kavurdu.
Memleketimiz, ‘iyi şeyler olacak’ sözleri ile terör kıskacına alınmış ve bunun sonucunda can ve derman kaybetmekte, milletimiz ardı ardına menfur suikastların kurbanı olmaktadır.
Bugünkü zaman diliminde; belini doğrultarak namlusunu üzerimize çeviren bölücü fitnenin azmasında: PKK açılımındaki inat ve ısrar, terör örgütüne verilen umut ve tavizler, İmralı canisi ile müzakere ve mütareke arayışı, Irak’ın kuzeyindeki Peşmerge kalıntıları ile kucaklaşma belirleyici olmuştur.
Baştan beri girdiği, yanlış ve karanlık yolda yüzsüzce sürünmeye devam eden iktidarın; ‘ezber bozuyorum’, ‘tabuları yıkıyorum’, ‘düşmanlığı kaldırıyorum’ adı altında sürdürdüğü yanlış politikalar; bugün karşımıza; hezimet, hüsran ve terör olarak çıkmaktadır.
Türk milletinin Mehmetçiklerine yapılan bu ve benzeri hunhar saldırıların gerisinde ve merkezinde, teşvik edici unsur olarak Türkiye Cumhuriyeti Devletini yönetenlerin pısırıklığı ve tavizkar tutumu önemli bir yer tutmaktadır.
Hemen her hain saldırı sonucunda ‘bıçak kemiğe dayandı’ sözleriyle ucuz kahramanlık taslayan beylere sormak lazım. Bu kemiğe dayanan bıçak ne kadar kör ki, bir türlü kesmiyor?
Yine bu güruh tarafından ekilen bölücülük tohumları; bugün Şırnak-Beytüşşebap’da; mermi, mayın, bomba ve gözyaşı olarak biçilmiştir.
Bu ve benzer saldırılara çanak tutan, destek veren, teşvik eden, meşrulaştırmaya çalışan, sindirmeye çabalayan ve kılavuzluk yapan gafillerin; akan kandan sorumlu oldukları unutulmamalıdır…
Asil milletimizin değerlerine ihanet eden, melaneti süslü kelimelerle topluma yedirmeye çalışan, etnik nifakı; özgürlük mücadelesi diye yutturmaya çabalayan kim varsa; hak ettiği cevabı ve karşılığı Yüce Türk Milleti’nden er ya da geç alacaktır…
‘Ülkücülerin; milletimizin mukaddesatı olan bayrak, ezan, Kûr’an için yıllar önce komünizm karşısında verdikleri çetin mücadele olmasaydı, Fatiha’yı yalnızca kendilerinin bildiklerini söyleyenler, nasıl Kur’an öğrenecek ve Fatiha okuyacaklardı?’ sorusunu bize çamur atmaya çalışanlara soruyor ve diyalogcu zihniyetin birilerine şirin görünmek için kırparak okudukları Fatiha Suresi’ni gür sesimizle, Kur’anda ki lafzı ile ve manasını idrak ederek Mehmetçiklerimiz ve tüm şehitlerimiz için okuyoruz. Şehitlerimize Allah’tan rahmet, yakınlarına ve milletimize başsağlığı diliyorum. Yüce Türk milletinin başı sağ olsun…"