Ara
Gümüşhane
Kapalı
5°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
42,5924 %0.12
49,6837 %0.14
5.757,37 % 0,19
DERS ZİLİ ÇALDI

DERS ZİLİ ÇALDI

YAYINLAMA:

Evet ders zili çaldı. Okullar açıldı. Öğrenciler sınıflara dolup taştı. Hayırlı olsun.

“Daha dün annemizin kollarında yaşarken
Çiçekli bahçemizin yollarında koşarken
Şimdi okullu olduk. Sınıfları doldurduk.
Okul bizim yuvamız, yaşasın okulumuz.”

Okul şarkılarımızı şimdi okul duvarlarının dışından da duyabileceğiz.

18 milyon öğrenci sınıfları doldurdu. Bu sayı Hollanda nüfusundan bile çok. Bu çocuklara kaliteli ve iyi bir eğtim vermek toplumun en büyük görevidir.

Dünyada PISA testlerini uygulayan OECD’ye göre eğitimde kalitenin ve öğrencilerin başarısı öğretmenlerden geçmektedir. Çünkü nitelikli bir öğretmenin öğrencileri başarılı olmaktadır.

Yine OECD Raporlarına göre eğitimde teknoloji kullanmak örneğin bilgisayar kullanmak eğitimde başarıyı artırmıyor.  Eğitim ve öğretimde öğretmenin öğrencisiyle karşılıklı iletişiminin yerini hiçbir şey dolduramaz. Yani öğretmensiz bir eğitim düşünülemez. Ama öğretmeninin de kaliteli yetiştirilmiş olması gerekiyor.

EV ÖDEVLERİNİN ÖNEMİ 

Okul eğitiminin en önemli parçalarından birisi de ev ödevleri konusudur. Çünkü ev ödevleri okul eğitiminin ayrılmaz bir parçasıdır. Ev ödevlerinin akşamları çocukların okuduğu okullarda toplanıp yapması ideal olanıdır. Ama olamıyorsa evde de ev ödevleri yapılır.

Geçenlerde eşimin hastalığı nedeniyle Ankara’da bir ay kadar kaldık. Gazi Hastanesinde hemşireleri ile bu konuyu konuştuk. Benim Hollanda’da öğretmenlik yaptığımı öğrenince bir grup hemşire Arzu hanımın davetiyle masanın etrafına toplandık. Çaylarımızı içerken onlarla güzel bir eğitim sohbeti yaptık. Onların sorularına cevap vermeye çalıştım. Ayrıca TERBİYE ve TAHSİL kitabımı da imzalayıp hediye ettim. Aşağıdaki notlarımı onlarla da paylaştım.

Rotterdam’da Hugo de Groot Ortaokulu ve Lisesinde 16 yıl Türkçe öğretmenliği yaptım. Her öğretim yılı başında okul müdürümüz Türk velilerini okula davet ederdi. Türk velilerimize ev ödevlerinin önemini ve nasıl yapılması gerektiğini anlatırdık. İşte onlardan birkaç not.

Ev ödevleri okul derslerinin bir devamıdır. Çocuk ödev yaparken öğrendiği konuları tekrar eder. Tekrar öğrenmenin motorudur. Dört çeşit ev ödevi vardır. Bunlar:

1)    Araştırma ödevleri. Öğretmen öğrenciye bir konuyu araştırıp yazması için ödev verir. Öğrenci bu konuyu kütüphanede ansiklopedilerden bulup yazar.

2)    Öğretmen öğrencilere evde tekrar edip öğrenmesi gereken konuları yazdırır. Öğrenci de bunları evde öğrenir. Yazar okula götürür.

3)    Öğretmen öğrencilere cevaplandırması için alıştırma soruları yazdırır. Öğrenciler bu soruları, alıştırmaları evde yapıp okula öyle giderler.

4)    Ön öğrenme (prea teaching). Öğretmen ertesi günü anlatacağı dersin konusunu öğrencilere söyler. Öğrenciler evde bu konuyu okuyup önceden öğrenerek okula gelirler.

Böylece bir öğrencinin her gün ortalama 3-4 saat ev ödevi yapması istenir. Başarıya giden yollardan birisi budur.

Öğrencinin ev ödevi yoksa öğrendiği dersleri odasında tekrar etmesi, zayıf derslerine çalışması çok yerinde olur.

Öğrencilerimizin eğitim ve öğretimde başarılı olmaları için Türkçe kelime hazinelerinin de zengin olması gerekiyor. Bunun için elbette çok kitap okumaları tavsiye edilir. 

Bütün öğrencilerimize okul eğitimlerinde başarılar dilerim.

Bekir Cebeci
(Eğitimci, araştırmacı yazar)
Trabzon, 9 Eylül 2019
E-mail: [email protected]

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *