Ara
Gümüşhane
Açık
-3°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
42,7259 %0.06
50,1019 %-0.2
5.930,99 % 0,36

Kocakarı Takviminin Yılbaşı GALANDAR

YAYINLAMA:

Doğa olaylarını dikkate alınarak asırlardır uygulana gelmiş Rumi takvimin yılbaşı günü GALANDAR. 

Kelime olarak Takvim, Aralık ayı, Ocak ayı vb. anlamlara gelmektedir. Miladi takvime göre 13 gün sonradan gelmektedir. Aprul’un beşi, Mart dokuz, Kocakarı soğukları vb. nenelerimizden duyduğumuz doğanın diliyle bu günler Kocakarı takvimi içerisinde yer alır ve halen köylerimizde bu günler dikkate alınarak ekme, biçme vb. işlemler gerçekleştirilir. 

Bu takvimin ilk günü gece saatlerinde halka arasında yapılan etkinlik yüzyıllar boyunda devam ederek günümüze kadar gelmiştir. Galandar kutlamaları olarak bilinir.  Farklı dil ve din mensupları doğanın takvimini ortaklaşa kutlaya gelmişlerdir. Bu kutlamalarda yabani hayvan kostümleri, ziller ve farklı kostümler giyerek kapı kapı dolaşılır. Yem, yiyecek, bahşiş vb. toplayarak gecenin ilerleyen saatlerinde ziyafet çekilir. Maksat tamamen muhabbet olan bu eğlence türünde, kişiler tanınmasın diye yüzleri boyanır. Çalgıcı, gelin, bekçi, nevaleyi toplayan gibi tiyatro ekibi oluşturulur ve oyunlar sergilenir. Gidilen hane sahipleri oyuncuları tanımak için ellerinden geleni yaparlar. Acaba gelin kim? Kadın kıyafeti giydirilerek süslenen gelin muhteşem bir koruma altındadır. Hal böyle olunca herkeste geline ulaşmaya çalışır. Bekçiler oyun ederken değneklerle bir yandan gelini kollar kimseyi yanaştırmazlar. Oyunlar sergilenir bahşişler alınır ve diğer hanede yeni bir eğlence için yola devam. Her daim hayatın içinde olan bu köy oyunları diğer bir deyişle kültür tiyatroları bazı köylerimizde halen derinlemesine devam etmektedir. Saygı ve şiddet sınırını aşmadığı müddetçe yeni nesillere güzel örnek olmaktadır. Yetenekli insanlar bu küçük yaşam alanlarında, içlerindeki birikimi bu fırsatlarla ortaya çıkarırlar. Sesini, yeteneğini, anlatı becerisini, şiir yeteneğini, taklit yeteneğini, rol yeteneğini, aşçılık vb. yetenekler bu günlerde ortaya çıkar. Kadınlar ve Erkekler farklı ortamlarda rahatça her türlü oyunlarını sergilerler. 

Kaynağı tam belli olmayan bu şenlikler ki, kimisi Rum kimisi Ermeni âdeti der, bu ne kadar doğrudur bilinmez ama asırlar boyu birlik ve beraberlik içinde bu eğlence günümüze kadar gelmeyi başarmıştır. Zor coğrafyaların insanları olarak ekmeğini topraktan kazanan çileli hayatların doğanın tekrar yenilenmesi, yeni bir yılın karşılanması amacıyla kurgulanmış birlik beraberlik örneği gösterilerek bizlere miras bırakılmıştır. 

Hepimizin gülmeye’ de ihtiyacı var. 

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *