İSLAM MEDENİYETİ

İslam dini tarihte medeniyet yaratmış tek bir dindir.

İslam medeniyeti nasıl yaratıldı?

Tek kelimeyle bilim ile dinin yan yana medreselerde öğretilmesiyle ortaya çıktı.

Camilerin yanında gökyüzünü rasat eden rasathaneler vardı.

Hacı Bektaş Veli “İlimden gidilmeyen yolun sonu karanlıktır,” diyerek herkesi bilim yoluna davet etmiştir.

Dünyada astronomi yani gök bilimleri ile ve de insan sağlığı ile tıp ve anatomi ile ilk uğraşan İslam alimleri olmuştur.

İbni Haldunları, İbni Sinaları (Avicena), İmam Gazalileri daha nicelerini unutmayalım.

İslam medeniyeti nasıl ortaya çıktı? Ve bugün neden yeni bir medeniyet yaratılamıyor?

Bugün neden İslam dünyası geri, Batı dünyası ileri.

Bu ve benzeri sorular üzerinde bütün İslam âleminin düşünmesi ve kafa yorması gerekmez mi?

ÖNCÜ İSLAM YAZISI

Hollanda’da liberal demokrat görüşlü haftalık Elsevier (1) dergisinde İslam Medeniyeti ile ilgili çok güzel bir yazı yayımlandı.

Elsevier dergisinde ÖNCÜ (ilerici) İSLAM başlıklı yayımlanan bu yazının önemli bölümlerini sizler için tercüme edip aşağıda paylaşıyorum.

“İslam dünyada birinci uygarlık olduğu 8. ve 15. asırlar arasında İslam Kültürü, entellektüel, liberal, hoşgörülü ve aydınlatmacıydı. Bin yıl önce Bağdat’ta Müslümanlar, cebiri buldular. Hastane ve robot müslümanların buluşudur. Dünyanın hiç bir yerinde müslümanlar kadar kitap okuyan bir millet yoktu. Bağdat kütüphanelerin merkeziydi. H.z. Muhammed, bilim adamlarının teröristlerden çok ama çok daha değerli olduğunu söylüyordu. O zamanlar, Batı dünyası geri, İslam dünyası ileri ve öncü bir medeniyeti temsil ediyordu. Orta Çağ’da Hıristiyan dünyası kış uykusunda iken, Bağdat’ta müslüman bilim adamları, Yunan klasiklerini, Arapça’ya çevirip okuyorlardı. İslam bilim adamlarının geliştirdiği robotlar, eğlencelerde misafirlere hizmet sunuyorlardı. Camilerin yanında gökyüzünü rasat eden rasathaneler vardı. Bilimin her dalında müslümanlar ileri bir konumdaydı. Çünkü Kuran’ın 6.000’den çok olan ayetlerinin 750 si insanı, tabiatı incelemeye davet ediyordu. (Yani bir Müslümanın ilimle, bilimle uğraşmasını emrediyor.) İslam peygamberi, “Alimlerin mürekkebi, şehitlerin kanından daha kutsaldır” diyordu.

Sonuç olarak; İslam güzel ahlak, terbiye, doğruluk, eğitim, bilim ve barış dinidir. İslam kılıç değil; kalem ve alim dinidir. İslam cahillik değil, eğitim ve öğretimi emreden bir dindir. “Bilim, Çin’de de olsa gidin alın. Hiç bilenler ile bilmeyenler bir olur mu? Beşikten mezara kadar bilim öğrenin.” diyen bir dindir.

Öyleyse Einstein’in dediği gibi “Bilimsiz din kör, dinsiz bilim ise topaldır,” sözünden de hareketle din ile bilim eğitimini çocuklarımıza ve gençlerimize birlikte öğretmeliyiz.

Çünkü nasıl ki bir kuş uçmak için iki kanata ihtiyaç duyar. İlerlemek ve kalkınmak için de insanın bilim ve din gibi iki önemli kuruma ihtiyacı vardır.

Yazımızı Atatürk’ün ; “Hayatta en doğru yol gösterici bilimdir,” sözü ile noktalayalım.

Bekir Cebeci

(Eğitimci Araştırmacı Yazar)

Gümüşhane, 20 Eylül 2020

E-mail: [email protected]

Kaynakça