Ara
Gümüşhane
Az bulutlu
6°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
42,8176 %0.03
50,3338 %0.34
6.090,45 % 1,98
GENÇLİĞE EMANET EDİLEN CUMHURİYET (!)

GENÇLİĞE EMANET EDİLEN CUMHURİYET (!)

YAYINLAMA:
Bugün çok anlamlı bir bayramı derin acılar yaşayarak yüreğimiz buruk bir şekilde kutluyoruz.Aslında Resmi ve Dini Bayramlar sevinç ve coşku içerisinde kutlanılmalı dediğinizi duyar gibiyim.

Ancak son yıllarda ülke olarak yaşadıklarımız ortada iken vatan için toprağa düşen şehitlerimizin varlığı,canlı bombalarla masum yurttaşlarımızın hayatlarını kaybetmeleri maalesef sevinmemi  engelliyor.

Sosyal medyaya baktığımda çok güzel bayram mesajları dikkatimi çekiyor. 92 yıla ulaştığı cumhuriyet Bayramımız için tasarlanan logoları çok beğendiğimi ifade etmeliyim.

Yurdum insanının yazdıklarına ve çizdiklerine gönülden katılıyorum. Ancak bu bayram bir kaç cümle ile geçiştirilecek gibi görünmüyor benim nazarımda.

Ülkemizin banisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün 19 Mayıs 1919 tarihinde Samsun başlatmış olduğu mücadelenin vermiş olduğu o eşsiz savaşın ulaştığı noktanın adı "Cumhuriyettir" dostlarım.

İnternetin özgür ansiklopedisi  "Vikipedi" de "Cumhuriyetin ilanı" başlıklı tanıma baktığımız zaman şunları görmemiz mümkün. "Mustafa Kemal Paşa 19 Mayıs 1919'da Osmanlı hükümeti tarafından, bölgede düzeni sağlaması için devletinin bir gemisi ile Samsun'a gönderilmiştir. Ülkenin çoğu ilinde kongreler düzenlemiş ve "Tek bir egemenlik var, o da milli egemenliktir. Milletin egemenliğini, yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır." ilkesiyle, yurdun her tarafından gelen ulus temsilcilerini 23 Nisan 1920 günü Ankara'da Büyük Millet Meclisi'nde toplamıştır. (...) "

Bu cümleler bugün daha da anlamlı hale gelmiş durumda. "Cumhuriyet" mi yoksa "Başkanlık" sistemi mi ekseninde tartışmalar devam ede dursun bir kaç gün sonra sandık başına gidecek vatandaşlarımızın vereceği kararla tüm bu konulara açıklık getireceği kanaatindeyim."

Mustafa Kemal'in Yüce Türk Milleti için en uygun yönetim şeklini Cumhuriyet olarak tayin etmesinin üzerinden 92 yıl geçmiş durumda.

Cumhuriyet, halkın egemenliği, kendi elinde tuttuğu devlet biçimidir. Cumhuriyet yönetiminde, devlet, vatandaşların temsilcileri vasıtasıyla yönetilir. Cumhuriyet, günümüzde demokrasi ile aynı anlamda da kullanılır. Genellikle, saltanat, ya da hanedan yönetimi içermeyen, toplumun, bir krala, ya da gruba itaat etmediği, tabi olmadığı yönetimlere verilen addır.

Atatürk, “Bütün dünya bilsin ki, benim için bir yandaşlık vardır: Cumhuriyet yandaşlığı, düşünsel ve toplumsal devrim yandaşlığı. Bu noktada, yeni Türkiye topluluğunda, bir bireyi, bunun dışında düşünmek istemiyorum.” demiştir.

Cumhuriyet rejimi, her şeyden önce kişi, zümre ve sınıf yararını değil, kamu yararını ön planda tutan, kamu yararına dayanan, bir yönetim şeklidir. Ancak ülkemizde, çok partili dönemde, halkın bu alanda, tam yetkili olduğunu söylemek çok zordur. Çünkü halkımız, Yıllardır. Parti Genel Başkanları ve yönetimlerinin tespit ettiği adayları seçmek zorunda bırakılmıştır. Hatta tercih bile yapmasına, müsaade edilmemiştir.

Cumhuriyetimiz açısından, en büyük tehlike ise son yıllardaki, kutuplaşma ve saflaşmadır.Bu kutuplaşma ve saflaşmaya, kurum/kuruluşlarda, basında, iş dünyasında, siyasette, sivil toplum örgütlerinde, sendikalarda ve halkımız arasında tanık oluyoruz.

Atatürk ve cumhuriyetin, kim/kimler tarafından, nasıl yok edilmeye çalışıldığını gördükçe, vatanını seven, her Türk, geleceği açısından kaygılıdır. Bu karamsarlığın yaşanmaması için, Türk halkının aydınlanması, okuması ve bilinçlendirilmesi gerek, Atatürk ve cumhuriyet, akıl ve bilim, kültür ve sanat, kısacası toplumun tüm bu değerlerinin birlikte paylaşmasını bilmesi gerek.

Cumhuriyetimizin yıkılmaması, ayakta durması ve güçlenebilmesi için, herkes üzerine düşen fedakarlığı yapmalıdır. Türkiye, dünya devletleri arasında, önde gelen ülkelerden biri haline gelmelidir. Bu ülke, Atatürk’ün, Türk gençlerine emanetidir ve cumhuriyeti korumada en büyük görev de gençlere düşmektedir.

Yazıyı atamızın şu muhteşem sözleriyle bitirelim. “ Ey Türk istikbalinin evlâdı! İşte, bu ahval ve şerâit içinde dahi, vazifen; Türk İstiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!”

Cumhuriyet Bayramımız  kutlu olsun…
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *