Ara
Gümüşhane
Kapalı
2°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
42,8149 %0.03
50,3974 %0.44
6.104,41 % 2,21

GÜMÜŞHANE YANDI ARTVİN YANMASIN 

YAYINLAMA:
Son zamanlarda Artvin halkı Cerattepe için üst düzey bir mücadele vermektedir. Verilen mücadelede halkın tek amacı yaşam alanlarına dokunulmamasıdır.

Çünkü Artvin halkı, 
•    Su sesi olmadan,
•    Yeşili görmeden,
•    Kuş sesi duymadan,
•    Kafkasör’e gitmeden,
•    Cerattepe 'ye çıkmadan yaşayamaz.

Son yıllarda sayısı artan nehir yada kanal tipi hidroelektrik santraller ile maden işletmelerinin işgali sonucu köylerini ve yaşam alanlarını kaybeden insanlar bu günlerde, '' Keşke bizde zamanında bu mücadeleyi verse idik'' diye düşünmektedir.

Artvin,Gümüşhane, Rize, Trabzon , Giresun ve Ordu yeraltı kaynakları bakımından zengindir. Yeraltı kaynaklarının zengin oluşu son yıllarda maden işletmelerinin gözünü Doğu Karadeniz Bölgesi’ne dikmesine neden olmuştur. Kaçırılan nokta şudur ki Artvin’de yerin üstündeki hazine yerin altındaki hazineden katlarca daha değerlidir.

Ülkemizde ve dünyanın bir çok yerinde Doğu Karadeniz denildiğinde akıllara direk olarak yeşili, doğası ve çağlayan dereleri gelmektedir. Lakin son yıllarda su akıp da Türk bakmasın diye dereler, kanal ve nehir tipi hidroelektrik santralleri ile donatılmıştır. Enerji elbette çağın gereksinimidir ama attığımız taş ürküttüğümüz kurbağaya değmiyorsa insanları yaşam alanlarından etmenin, canlı ve bitki türlerini yok etmenin bir esprisi kalmamaktadır.
Dereler boru ve kanallara hapsedilirken bir yandan da maden işletmeleri ardı ardına açılmaya başlanmıştır. Şehirlere kurulan devasa büyüklükteki  masum adı atık depolama tesisi  olan siyanür havuzları Karadeniz in bu gününü ve yarınını tehdit etmektedir. 

Gelelim asıl meselemize;

Artvin protestoları üzerine bakanlık düzeyinde açıklamalar yapılmaktadır. Bakanlarımız tarafından yapılan açıklamada şu şekilde denilmektedir;

•    ''... ve üretim teleferik ile taşınacak ayrıca bu bölgede maden depolanması olmayacak'' (Çevre ve Şehircilik Bakanı )
•    ''......ve  işletmede bakırı zenginleştirmek için bir tesis kurulmayacak sadece maden cevheri galeri ağzından teleferik hattıyla taşınacak'' ( Orman ve Su İşleri Bakanı )


Bu açıklamaların ardından Gümüşhane'nin üvey evlatlığı bir kez daha geldi gözümün önüne. Çünkü, benim şehrimde 2 adet siyanür barajı, 1 adet kimyasal atık barajı bulunmaktadır. Bu atık barajlarının üçü de dolmuş  durumda olduğu için yeni 3 atık barajı daha yapılması planlanmaktadır. 

Peki sayın bakanlarımız Artvin'imize layık görmedikleri atık ve siyanür barajlarını kucağında barındıran Gümüşhane'ye nasıl layık görmektedirler. 

Gümüşhane siyanür çöplüğüne dönmüş durumdadır. Artvin Gümüşhane'nin 10 yıl önce yapamadığını yapmaktadır.  Merak edenler buyursun gelsin, hala çevre katliamına devam eden ve yetkililerin kılını kıpırdatmadığı Karamustafa Madeni’ni, siyanür barajı dolan fakat rehabilitasyonu yapılmayan Mastra Madeni’ni yada pestil köme üreticileri ile dip dibe olan Organize Sanayi Bölgesindeki maden işletmesini bir ziyaret etsinler.

Artvin’e atık barajları layık görülemiyor ya, o cevher bir gün Gümüşhane’de işlenip, atığı Gümüşhane’de depolanırsa şaşırmayın. 

Bizlere göre doğayı, tabiatı korumak ve dünyadaki diğer canlılarında en az insanlar kadar yaşam hakkını savunmak kutsal vazifedir.

Artvin 5 bin kişi iken biz Gümüşhane’de 5 kişiyiz.  

Şehirde Beş kişi olursanız Mastra’da siyanür barajında  yüzdürülen köpükten ördeklere '' Vay canına ne kadar temiz ki içinde ördek yaşıyor'' dersiniz.

Sağlıcakla Kalın...
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *