Karamustafa SOS veriyor

Gümüşhane Çevre Derneği (GÜÇED) Başkanı Bekir Sıtkı Acet, merkez Karamustafa köyünde faaliyet gösteren maden işletmesinin kurulduğu günden bu yana başta Karamustafa vadisi olmak üzere şehri tehdit edecek boyuta ulaşan çevre ihlallerine devam ettiğini iddia etti.

Karamustafa SOS veriyor
HABERİN GALERİSİ
Karamustafa SOS veriyor

Karamustafa SOS veriyor

Gümüşhane Çevre Derneği (GÜÇED) Başkanı Bekir Sıtkı Acet, merkez Karamustafa köyünde faaliyet gösteren maden işletmesinin kurulduğu günden bu yana başta Karamustafa vadisi olmak üzere şehri tehdit edecek boyuta ulaşan çevre ihlallerine devam ettiğini iddia etti.

GÜÇED olarak maden işletmesinin faaliyet alanında yaptıkları inceleme ve izlemeler sonucunda işletmenin çevre bilincinden uzak bir çalışma düzeninin içerisinde faaliyetlerine devam ettiğini öne süren Acet, geçtiğimiz günlerde yaşanan ve 3 çalışanın yaralanması ile sonuçlanan olayın kaza olmaktan öte yapılan ihmal ve ihlallerin bir sonucu olarak meydana geldiğini düşündüklerini söyledi.

Atık barajı ile tesis arasında bulunan atık taşıma borularında meydana gelen patlama sonucu çevreye saçılan ve kimyasal madde içeren atığın herhangi bir arıtma veya rehabilitasyona tabi tutulmadan üzerinin toprakla kapatıldığını ifade eden Acet, bu durumun oluşan çevre kirliliğinin ileri boyutlara ulaştığını gösterdiğini kaydetti.

Maden sahasındaki mevcut atık barajının dolmasından dolayı atık barajında daha fazla atık depolayabilmek maksadı ile yükseltilme işlemi yapıldığını dile getiren Acet, “Atık barajının bazı kısımlarda baraj içindeki atığın su yalıtımı sağlayan membranın üst seviyesine kadar ulaştığı, gözlemlenmektedir. Atık barajı seviyesi ve mevsimsel şartlar düşünüldüğünde olası bir şiddetli yağış ile Karamustafa vadisi ve şehrimiz barajının taşması sonucu oluşacak bir çevre felaketi ile karşı karşıyadır. Olası bir çevre felaketinden bahsettiğimize göre burada durmalı ve çokça düşünmeliyiz. Zira Çevre; soluduğumuz havadır, içtiğimiz sudur, yediğimiz gıdadır. Varlığımızın, bugünümüzün ve yarınımızın yaşamsal güvencesi olan tüm unsurları ifade eder. Olmazsa olmazımızdır. Atık barajının yükseltilmesi işi projelendirilerek Çevre ve Şehircilik Bakanlığının onayına sunulmuştur. İşletme atık barajını gerekli denetimler altında proje kotuna getirip faaliyetlerine devam etmek yerine haftalık ve aylık yükseltmelerle ‘’günü kurtarmak adına’’ Karamustafa vadisini ve şehrimizi riske atmaktadır. Yükseltme sırasında serilen koruyucu memranın DSİ teknik şartnamesindeki; ‘’Uygulama esnasında geotekstiller, birbiri üzerine en az 500 mm bindirilmelidir. Ancak geotekstillerin dikilmesi durumunda bindirme en az 100 mm olacak ve polipropilen iplik kullanılarak dikiş işlemi gerçekleştirilecektir’’Teknik tarife uygun olmayan şekilde yapılmaktadır. İlgili kurumlarımızı hassasiyete davet ediyoruz. Şehir yöneticilerimizi, siyasilerimizi ve yetkililerimizi sürekli istihdam sorunu gerekçesi ile müsamaha gösterdikleri madencilik sektörüne alternatif istihdam kaynaklarını oluşturmaya davet ediyoruz. Madenciliğe karşı olmamakla birlikte, bu şehrin ve aziz vatanın her karış toprağının Rabbimizin bizlere emaneti olduğunun bilinci ile hareket ederek bu emaneti korumak ve gelecek nesillere korunmuş halde bırakmak durumunda olduğumuzu düşünüyoruz. Kişilerin ya da firmaların kazançlarına dair en ufak bir hesabımız yoktur. Lakin bu kişi ya da kurumlar daha çok kazanmak hırsı ile hareket ederek çevreyi koruyucu tedbirleri almaya yanaşmayıp bize emanet edilen çevreyi kirletici, bozucu,  necisleştirici faaliyetlerde bulunmaya ısrar ediyorlarsa bu noktada diyecek ve yapacak çok şeyimiz olduğunu bilmeleri gerekir. Kasım ayı içerisinde uluslar arası düzeyde, Çevre ve Şehircilik Bakanları toplantısı ve COP21 İklim Değişikliği Liderler Zirvesi gerçekleşmiştir. Çevre’nin tüm dünyanın gündeminde olduğu bu günlerde, şehrimizde olası bir çevre felaketini konuşuyor olmak hem düşündürücü hem de üzücüdür. Fakat devlet yetkililerimizin bu konuya kayıtsız kalmayacaklarına olan güvenimiz tamdır. GÜÇED olarak çevre bilincinin geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması için şehrimizin tüm sakinlerini bu konuya eğilmeye davet ediyoruz.  İnanıyoruz ki, şehrimizin ihtiyaç duyduğu atılım için işaret edilen kuşburnu, pestil-köme, organik tarım, turizm, hayvancılık, tatlı su balıkçılığı, arıcılık ve turizm sektörlerinin önündeki en büyük tehditlerden biri de  (yeterli tedbirlerin alınmadığı ve düşük maliyet hesapları yapılarak)  çıkarılan maden cevherlerinin ayrıştırılmasında kullanılan siyanürle ayrıştırma işlemleri ve bu işlemler sonucunda oluşan atıkların toplandığı devasa havuzlardır. Yetkililerimizi ve halkımızı bu konuda daha duyarlı olmaya davet ediyoruz” dedi.
Güncelleme Tarihi: 01 Aralık 2015, 14:41
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER