Ara
Gümüşhane
Kapalı
3°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
42,7000 %0
50,2576 %0.19
5.933,32 % 0,53
DELİ FAYIK EMMİ

DELİ FAYIK EMMİ

YAYINLAMA:
Yukarı köyler diye tabir edilen Sobran Deresi köylerinin ve köylülerinin olduğu kadar namı tüm Gümüşhane ve hatta Trabzon’a kadar uzanıverirdi. Sırtında her bir yanı yamalı deri yeleği, ağzında kaçak sarma cigarası ve kırık topuklu ayakkabılarıyla o bu derenin adeta bir kahramanıydı. Bu bölgenin ve şehrin belki de en renkli simalarından biriydi.

Onun koyu yeşil renkli, 61 plaka numaralı çift kabinli emektarı yıllarca yukarı köylerden Gümüşhane’ye, Gümüşhane’den eski transit yol üzerinden Trabzon’a ve hatta İstanbul’a uzanırdı. Çoğu zaman yollarda kalıverir, uzun süre tüm yolcular arkada birkaç yüz metre iteklediğimiz olurdu. Ancak o yaşlı küheylan kükrer, bir ufak duman çıkartır ama asla bizleri yollarda bırakmazdı.

Fayık Emmi. Namı diğer Deli Fayık, Kor Fayık. Türk sinemasının kötü karakterlerine benzerdi ancak yakinen tanıdığınızda içinde bir Hulusi Kentmen veya Kadir Savun karakteri saklanırdı. Bazen Erol Taş gibi bir kahkaha atar, şoför mahallindekilerle sataşır, kavga eder, yoldan gidenlere iş olsun diye korna basardı. Yolcuları üşümesin diye kışın arabasının üstüne soba kurardı. Başını camdan çıkarır karisörde oturan biz çocuklara;

Valan tezek atın sobaya” diye kükrerdi.

Demirören, İşkilas (Sarıçiçek), Tandırlık, Akhisar, Arduç, Tanera (Süngübayır) ve Vessenni (Yayladere) Köylerinden umut taşırdı ötelere. Bu köyleri uzaklara, uzakları bu köylere bağlayıverirdi. Gurbete gidenlerimizi o bize getiriverirdi. Onun yollarını beklemek biz çocukların en büyük eğlencesiydi. Çünkü Fayık Emmi umuttu, hayallerimizdi, baba kokusuydu ve biz onun arabasıyla kavuşurduk tüm sevdiklerimize, hayallerimize. 

Dedik ya renkli bir simasıydı Gümüşhane’nin. Trafik polisleri, esnaflar ve nihayetinde köylüler onun adeta can simidiydi. Onlara sataşır, onlarla kavga eder, onlarla halleşir, onlarla bir ve beraber bir ömrü acı tatlı yaşardı. Kendisinden ehliyet isteyen trafik polisine camdan kafasını uzatarak; “verdiz mi ki soriysiz” deme cesareti gösterirdi. Trafik polisleri onun muhabbetine hasta olacaklar ki arkasından takip ederler ve megafondan “sayın köy kamyonu lütfen sağa çek” diye tacizlerine yine camdan yarıya kadar çıkarak eliyle tehditler savurarak okkalı küfrederdi. Polislerin kahkahaları inanın megafondan duyulurdu. Gene bir keresinde trafik polisleri onu durdurmuş ve aralarında şu muhabbet yaşanmıştı;

“Sayın köy kamyonu emniyet kemerin nerede?”

“O ne ki, ne işe yarayacah ki?”

“Seni kazalardan koruyacak”

“Öyle mi”
demiş ve yine camdan kafasını uzatarak arabanın üstündekilere seslenmiş;

Valan verin ordan bir kem” demiş ve aldığı kemle kendini oturduğu koltuğa bağlayıvermişti.

Şimdi yukarı köyler Fayık Emmi’ye hasret, o yılların yokluğuna ve çilesine sevdalı bir ruhi haliye içinde o günlerin muhabbetini arar durur. Deli Fayık Emmi şimdi Akhisar Köyü aile kabristanlığında ebedi istirahatgahında uyumakta. Zar zor ilerlediği taşlı ve topraklı yolların çift şerit asfalt olduğunu görse ne güzel olurdu.

Çocukluğumun en güzel yanı ve en muhteşem hatırası Fayık Emmi. Senin hayallerimi süsleyen siluetin ve o muhteşem arabanı gözyaşları içinde temaşa ediyorum. İyi ki vardın, iyi ki seni tanımıştık, iyi ki senin arabanla yolculuk ediyorduk. Çünkü sen bize sevdiklerimizi, hayallerimizi, umutlarımızı getiriyordun. Sen bizim kahramanımızdın. Mekânın Cennet olsun inşallah.





Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *