Ara
Gümüşhane
Kapalı
-1°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
42,5250 %0.05
49,6577 %0.12
5.776,09 % 0,40

ULVİ DEĞERLERE İHTİYACIMIZ VAR!

YAYINLAMA:
Hepimiz bir gün öleceğiz. Her an her şey olabilir. Çünkü bu dünyadaki vaktimiz çok az. Ebedi hayatı düşününce, bu dünyadaki zamanımız tahminen bir nokta kadar. Bakıyorsunuz, camiinin minaresinden bir sala sesi geliyor, kulak kabartıyorsunuz, giden kim acaba!

Sevdiklerimiz nerede? Nerede dede, nine, anne ve babalarımız? Nerede sevdiğimiz arkadaşlarımız? Nerede bu dünyadan göç etmiş akrabalarımız? Nerede ''fikrimin ince gülü '' şarkısını yazıp, besteleyip, söyleyenler?

Nerede Kürşatlar, Alparslanlar, Fatihler, Yavuzlar, Kanuniler?

Cumhuriyetimizin kurucusu, özgür olmamıza vesile olan ulu önder ATATÜRK nerede?

Nerede yabancı ideolojilere karşı Türk gençliğini uyandıran, hayatlarını bu uğurda harcayan Başbuğ Alparslan Türkeş ve diğer Ülkü erleri nerede?

Bu ülke için zamanını harcamış, yıpranmış, hırpalanmış, idam edilen Menderes nerede? Ecevitler ve diğer devlet adamlarımız nerede?

Daha yaşarken yetiştirdiği yol arkadaşları tarafından arkadan hançerlenmiş, kenara itilmiş, mücadele adamı Necmettin Erbakan nerede?

Dünyanın, yüzü suyu hürmetine yaratıldığı sevgili Peygamberimiz Hz Muhammet Mustafa( S A V) nerede?

''Nedir bu kin, ne bu nefret, hiç kalmamış cana kıymet ''türküsü boşuna söylenmemiş zahir... Herkes birbirini yiyor, eziyor, tuzağa düşürmeye çalışıyor. Hırsızlık, yolsuzluk, darp, kalleşlik, öldürmeler diz boyu! Kimse kimseyi sevmiyor. Arkadaşız, adaşız, Elhamdülillah Müslümanız diyenler bir araya misafirlikte bile pek nadir geliyorlar. Ne oluyor arkadaş, bu insanlığa ne oldu acaba, diyenler var mı?

Ülke soyuluyor, talan ediliyor, bölünmenin eşiğine getirilmiş. Ne bu hırs, nedir bu kavga! Bu nasıl bir algıdır ki aynı düşünen fikir gruplarının oluşturduğu partiler bile, içlerinde kazanan grup gelince diğerleri gidiyor, ellerini taşın altına bir daha koymuyorlar, irtibat kopuyor. Gruplar arasında dedikodu alıp başını gidiyor. Bu durum camialara, birlikteliğe çok zarar veriyor. Bu kapışmalar aynı partili olan insanların bile birbirlerine düşman olmasına çoğu zaman sebep oluyor. Kısacası çürümüşlük, çözülme çevremizde, toplumda, ülkemizde hızla büyüyerek sürüp gidiyor.

Hepimiz gidiciyiz... Yolda giderken farkında olmadan ezdiğiniz karıncaların ölmesi gibi, bizlerde bir gün, ummadığımız bir anda ölüp gideceğiz. Arkamızda iyilikler ve güzellikler bırakmak için; sevgiye ve saygıya, hoşgörüye aşırı derecede ihtiyaç var. Ülkemiz, farkındayız ki bölünmeye çalışılıyor. Türk Milleti'nin birliğe, dirliğe, iriliğe her zamankinden fazla ihtiyacı var. Türk Milleti'nin bölünmez bütünlüğünün savunucuları bu dünyada yalnızdırlar. Akıllı hareket etmeyen, birbirlerini sürekli yiyen, savaş halindeki İslam Dünyası, hep tuzaklarla karşı karşıya...

Tüm Emperyalistler, bu mazlum toplumları sömürmek yok etmek için her gün planlı çalışıp, tuzaklar kurmaya ve ülkemiz üzerinde oyunlar oynamaya devam ediyorlar. Ve İslam Dünyası, ülkemizin ekmeğini yiyip, suyunu içenler, çoğu zaman bu durumu unutup basit meselelerden birbirlerini kırıp, döküp, ayrışıyorlar. Saygı- sevgi ve hoşgörünün hâkim olduğu bir ülkeye, bir dünyaya, yaşadığımız ortamda bu ulvi hasletlere ihtiyacımız var. Sizlerde bunun farkında mısınız?

Saygılarımla...
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *