Ara
Gümüşhane
Açık
30°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
40,0711 %0.06
47,0565 %0.14
4.280,79 % 0,33
İŞTE O ÇOCUK

İŞTE O ÇOCUK

YAYINLAMA:

Babasının derme çatma çaktığı ucube boya sandığı sırtına vurduğu zaman sekiz yaşında idi. 'Boyayalım abiler parlamazsa para yok'diye Trabzon Uzun Sokak, Kunduracılar ve büyük postane önünde, Suluhan Tarhan Aygün kahvesinde ayakkabı boyarken minik elleri simsiyah üşüyordu.

Öğleden önce okula öğleden sonra boyacılık yaparak ilk gün ki hâsılatı 21 lira ile Arafilboyu Çolağın Fırından aldığı yedi ekmekle gururla varmıştı tek oda rutubet kokan evlerine.

Sakız, oturmak için karton, çekirdek ve su sattı Trabzonspor'un tüm tabuları yıktığı o şaşaalı yıllarda Avni Aker'de. İskenderpaşa Cami önünde seccade niyetine karton, Sümer ve Emek Sineması önünde karaborsa bilet sattı. Trabzon Kaymaklı Mahallesinden Kavakmeydanı'ndaki okuluna gitmek için sabah namazı sonrası vurdu aç susuz yollara.

Öğle arası Yavuz Selim'de maç izlerken ekmek arası domates oldu azığı. Karpit kazanının musluğunu bilmeden içindeki her neyse zayi olmasın diye kapatınca temiz yarım saat dayak yedi İsmail Beşir denen zalim canavar sözüm ona öğretmenden.
 

Seksen dokuz senesinde Trabzon Avni Aker Stadı tribünlerinde girdiği sağlık memurluğu sınavını seksen puanla birinci olarak kazanmasına rağmen aynı sene kazandığı Gazi Üniversitesini tercih etti önünü göremeden.

Cebinde yazın hamallık yaparak kazandığı para ile Ankara'nın yolunu tuttu. Ne yurt, ne öğrenim kredisi çıkmamış ilk bir iki hafta Ankara Terminalinde sabahlayarak okuluna gidip gelmişti.

Sonrasında haline acıyan üç öğretmen arkadaş evlerinin kapısını ona açınca Trabzon'a dönmekten vazgeçti. Bu vefaya karşılık her gün evin temizliği, yemeği ve bulaşıklarını yıkayarak şükretti verilen bu nimete. Ve bugün hâlâ teşekkür etmekte o üç güzel kalpli öğretmenlere.

Bir gün erkenden okula gitmek için kapıya çıktığında Trabzon'da oduncu patronu Arsinli Yılmaz Sunguroğlu'nun adının yazılı olduğu PTT havale kâğıdında ki 50 lirayı görünce sevincinden ağladı.

Her hafta okula giderken evdeki öğretmenlerin elbiselerini giyerek düştü yollara. Keçiören'den eski terminale otobüsle, kalan yolu kestirmeden yürüyerek tamam eyledi.
 

İlk yılı alta iki ders bırakarak atlattı. Doksan yaz tatilinde Trabzon'da iken Ağustos ayında babasını kaybetti. Okulu bırakma kararı almışken on beş yaşında ki kız kardeşinin vefası ve dayatması ile devam etti tekrar okuluna.

Doksan üç yılında okulu bitirdiğinde kendisi de adeta bitivermişti.
 

Çok lüzumu varmış gibi okulu bitirir bitirmez acele ile evlilik yaptı. Öğretmen ataması olmayınca hamallık yaparak evini geçindirmeye başladı.

Doksan dört yazında Çaykaralı uncu Seyfettin Alkan'ın dükkânından üç teker el arabasına yüklediği unu götürürken Taksim'de gazete manşetinde gördüğü "Eğitim Bilimleri mezunlarına müjde" haberiyle kalbi adeta çıkacaktı yerinden. Başvuru süresi son iki günde evrakları hazır etti heyecanla.

Bir yandan Trabzon’da hamallık yaparak evini geçindirirken diğer yandan atama sonucunu bekliyordu. Üstelik eşi doğacak oğluna hamile idi o senesi.

Ve nihayet atama kararnamesinde Kars ilini görünce tanıdığı, tanımadığı insanları hediyelere boğdu. Oğlu doğmadan bereketiyle gelmişti sanki.

Doksan dört eylülünde Kars Kağızman Aydınkavak Köyü İlkokulunda iki Antepli öğretmen ile ilk görevine bismillah dediğinde terör adeta dağlarda kol geziyordu. Hemen her gün bir öğretmen şehit ediliyordu.

O yıl Aralık ayının on yedisinde kapkara gözlü Huzeyfe'si Trabzon'da doğmuş beşiğinde onu beklerken o karneleri verip yavrusuna kavuşmanın hasretiyle günü güne ekliyordu.

Sonrasında doksan yedide biricik kızı dünyaya geldiğinde ikinci adresi Gümüşhane Kürtün Kırgeriş Köyü Mindizli İlköğretim Okulu olmuştu.

Ve sonrasında ardında mesleğinde geçen otuz yılda yüzlerce başarılı öğrenci, yirmi kitap, yüzlerce köşe yazısı ile hayallerine ulaşan çiçeği burnunda bir başöğretmen.
 

Evet, işte o çocuk bu köşe yazısının sahibi ben yani İsmail HAYAL.

Eğer bunca zorluğa rağmen ben başarmışsam inan daha iyi imkânlar içinde ki sen, sizler de başaracaksınız. Yeter ki inanın ve inat edin. Unutmayın ki yürüdüğünüz yolda dikenler ve engeller yoksa o yol sizi hiçbir yere götürmez, götüremez.

Kalın sağlıcakla...

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *