Ara
Gümüşhane
Açık
20°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
40,0589 %0.04
47,1299 %0.3
4.282,25 % 0,37
KALEM KILIÇTAN KESKİNDİR

KALEM KILIÇTAN KESKİNDİR

YAYINLAMA:

Dr. Zülfikar ÖZKAN kardeşimin kaba kuvvetin aklın önüne geçemeyeceğine dair çok güzel örnekler vererek yazdığı gündelik hayatımız için de önem arzeden yazısı.

Hiç düşündünüz mü? Yaklaşık 40 kg ağırlığında  bir zenci olan Mahatma Gandhi, o zaman dünyanın en büyük kuvveti olan ve dünyanın üçte ikisine hükmeden, Britanya İmparatorluğunun üstesinden  tek başına nasıl geldi?

Gandhi sadece Britanya İmparatorluğunu dize getirmedi. O zaman sınırları en geniş imparatorluk olan İngiliz sömürgecilik dramını da etkili bir şekilde sona erdirmiştir.  

Gandhi sadece bir ilkeyi savunarak ve hayata geçirerek bu başarıyı sağlamıştır: İnsan yaradılıştan haysiyet, bağımsızlık, eğemenlik ve özerklik hakkına sahiptir. Gandhi’ye göre bu haklar yaradılıştan insanın özünde vardır. 

Gandhi davası uğruna şiddet kullanımını yasakladı. Toplumsal talepleri  evrensel ilkelerle birleştirdi. Gandhi kişisel çıkarlar yerine  diğerkâmlığın  gücünü gözler önüne serdi. Ona göre gerçek güç, zihinden doğar. Kılıç kuvveti ise maddi dünyada yerleşmiştir.

Adolf Hitler dünyanın gördüğü  en büyük  askeri mekanizmayı  bir araya getirmişti. Kuvvet düzeyinde  askeriyesi yenilmezdi. Ancak  özgürlük ve  fedakarlık ilkeleriyle  halkın iadesini birleştiren  Winston Churchil’in gösterdiği güç sayesinde, İngiliz kanalının ötesine küçük bir adayı yenilgiye uğratamadı.

Churchill haysiyet, bağımsızlık, egemenlik ve özerklik gücünü, Hitler fiziksel kuvveti temsil ediyordu.

Fiziksel kuvvet  geçici olarak  üstünlüğü ele geçirebilir. Fiziksel kuvvet kibirle, bağımsızlık ve özgürlük tevazuyla birlikte gider.

Fiziksel gücüyle  böbürlenen Stalin tarihe  azılı bir suçlu olarak geçti. Buna karşılık  sade takım elbiseler giyen  ve hatalarını itiraf eden  alçakgönüllü Mihail Gorbaçov  Nobel Barış ödülüne layık görüldü. 

Milyonları ölüme makküm eden Sovyet  Stalin KGB’ye, Hitler Gestapoya güveniyorlardı. Ama her ikisi de insanlık onuru karşısında yenildi. 

Gorbaçov tek bir defa bile ateş etmeden dünyanın en büyük  siyasi blokunda bir devrim gerçekleştirmiştir. GANDHİ  elini kızgınlıkla kaldırmaksızın  İngiliz İmparatorluğunu  yenilgiye uğratmıştır. Bu gerçeklerin ışığında  demokrasi evrensel olarak en üstün yönetim  biçimi olarak  kabul edilmektedir. 

Mustafa Kemal Atatürk'ün askeri dehasının yanında bir diğer önemli vasfı, dünya siyasetine vakıf bir lider olmasıydı. O bu gerçeklerin bilincindeydi. Dünya üzerindeki politik gelişmeleri çok yakından takip ediyor ve her konuda son derece isabetli tahliller yapıyordu.

Siyasi konulardaki öngörüleri,  Vefatının üzerinden 83 yıldan fazla bir zaman geçmesine rağmen, onun söylediklerinin birer birer gerçek oluyordu. 

Şiddetle ya da kaba kuvvetle çözülemeyecek pek çok problem, konuşarak yazı yazarak ortadan kaldırılabilir. Aynı zamanda düşünme, kavrama, anlama gücünü yani aklı kullanmak suretiyle kalem konuşturarak topluma çok daha önemli hizmet yapılabilir. Bu da kaba kuvvetin önüne geçer ve eğitimin şiddetten ne kadar güçlü olduğunu gösterir.

Ernail KOÇ 

Kaynak: David R. Hawkins, Güce Karşı Kuvvet, s.164-165

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *