Bu Ülkede Tek Sorun Hainliktir Efendiler

“Uluslar, egemenliklerini geçici bile olsa bırakacağı meclislere dahi gereğinden fazla inanmamalı ve güvenmemelidir. Çünkü meclisler bile despotluk yapabilir ve bu despotluk bireysel despotluktan daha tehlikeli olabilir.” (Atatürk)
 
Türk tarihine bakıldığına görülecektir ki devlet güçlüyse hainler sesini çıkaramamış, devlet güçsüzleştiği zaman ise her türlü entrikayla emellerine ulaşmaya çalışmışlardır. Bu hainler geçmişte vardı, günümüzde var, gelecekte de var olacaktır. Bazen bir kişinin ihanet ettiği görüldüğü gibi bazen de bir grubun, zümrenin ihanet ettiği görülmektedir. İhanetin sadece iktidarı elinde bulunduranlar tarafından değil diğer güç odaklarının da ihanet tuzağına düştüğü görülmüştür.
 
Bu Ülkede Tek Sorun Hainliktir Efendiler
 
            Geçmişten günümüze kadar kurulan Türk devletleri dış güçler tarafından değil iç çekişmelerle zayıflayarak yıkılmıştır. Ve ne acıdır ki bu gerçek milletimiz tarafından bilinmekte ama hiçbir ders alınmamaktadır. Bu ülkenin kültürüyle yoğrulmuş kişiler yönetim kademelerine getirilmelidir. Çünkü yaşadığı ülkenin kültürünü benimsemeyen, aşağılayan ve hor gören kişiler o ülkeye sadece zarar verir. Dolayısıyla diline, dinine, tarihine küfreden bir kişi asla hiçbir yönetim kademesine getirilmemelidir. Bir insan bireysel hata yapabilir ve o hatası ancak kendisini ve çevresini etkiler. Ama bir yöneticinin yaptığı hata tüm toplumu ve o toplumun geleceğini etkiler. O yüzden yöneticiler kültür süzgecinden geçirilerek seçilmelidir.
 
Bu Ülkede Tek Sorun Hainliktir Efendiler
 
            Asker, istihbaratçı, gazeteci, yazar, doktor, öğretmen, sanatçı, ekonomist, bilim adamı, siyasetçi gibi tüm sınıflardan hainler çıkabilir. Stratejik güvenlikle ilgili meseleleri sızdırmak bir asker için, ülke için önemli gizli bilgi ve belgeleri yabancı unsurlara satmak bir istihbaratçı için, ülke menfaatine olmayan yazıları yazmak, teşhir etmek bir gazeteci için, milleti ayrıştıracak nifak tohumları ekmek bir yazar için, ülkenin gen haritasını yabancı odaklara servis etmek bir doktor için, körpe dimağlara ayrılıkçı fikirleri aşılamak bir öğretmen için, kültürü yozlaştıracak projelerde yer almak bir sanatçı için, ülkenin ekonomik yönden batması için çalışmak bir ekonomist için, düşman ülkelerin emellerine hizmet etmek bir bilim adamı için, ülkenin geleceğini etkileyebilecek konularda yanlış söz ve eylemlerde bulunmak bir siyasetçi için ihanettir.
 
Bu Ülkede Tek Sorun Hainliktir Efendiler
 
            Sizin için birisi kendi ülkesine ihanet ediyorsa biliniz ki bir gün size de ihanet edecektir. İhanetle kol kola gezenler kendilerinin de bir gün ihanete uğrayacaklarını hesap etmeleri gerekir. Ülke için çalışan değerli kişiler bir gün aldatıldıklarından emin olurlarsa derhal o yanlışlarından dönmeleri ve hatalarını telafi etmeleri gerekir. Yoksa hainle aynı kefede değerlendirileceklerdir.
 
Bu Ülkede Tek Sorun Hainliktir Efendiler
 
            Türk bayrağı bizim bağımsızlığımızın simgesidir. İstiklal Marşı bizim milli marşımızdır. Türkçe Türkiye’nin resmi dilidir. Atatürk Türkiye Cumhuriyeti devletinin kurucusudur. Türkiye bizim ana yurdumuzdur. Türk kültürü bu ülkenin mayasıdır. Türk bayrağı, İstiklal Marşı, Türkçe, Atatürk, Türkiye ve Türk kültürü bizi biz yapan değerlerdir. Bu değerlere küfredenler bizim gözümüzde haindir. Çünkü bu ülke bu değerlerle vardır. Düşman her zaman düşmanlığını yapacaktır. Ancak bizim ekmeğimizi yiyip bize düşman olanlar işte onlar hainlerdir.
 
Bu Ülkede Tek Sorun Hainliktir Efendiler
 
1821’de Mora’da yapılan insanlık dışı vahşeti, Doğu Türkistan’da yapılan mezalimi, Keşmir’de yapılan katliamları, 1963’te Rumların Kıbrıs Türküne yaptığı kıyımları, 1970’li yılarda Ermeni Terör Örgütü Asala’nın Türk diplomatlarını katletmelerini, 1992 yılında Hocalı kasabasında Ermenilerin yaptığı soykırımı, 1992’de Bosna’da Sırpların yaptığı Srebrenitza Soykırımını görmeyerek 1. Dünya Savaşı’da ihanet eden Ermenileri göçe sevk eden Osmanlı’yı soykırım yapmakla suçlayanlar hainlerdir.         
 
Bu Ülkede Tek Sorun Hainliktir Efendiler
 
Yıl 2012. Dünyanın değişik bölgelerinde soykırıma tabi tutulan, insanlık dışı vahşete ve zulme uğrayanlar nedense hep Müslümanlar. Yeni dünya düzenini kuran güçlerin demokrasi safsatalarıyla halkları sömürü düzeninin bir parçası haline getirdiklerini görmeyenler ya da görmek istemeyenler ne büyük bir gaflet ve delâlet içinde olduklarını bilmiyorlar. Müslüman ne kendisine ne de bir başkasına zulüm yapılmasına seyirci kalmaz, kalamaz. Nerede bir haksızlık varsa bunu eliyle düzeltmeli, eliyle düzeltemiyorsa diliyle söylemeli, diliyle söyleyemiyorsa kalbiyle buğz etmelidir. Bilinmelidir ki bu imanın en zayıf halidir. Büyük İsrail’e giden yolun yapı taşlarını döşemek için Filistin’de kadın, yaşlı, çoluk-çocuk demeden öldüren İsrail’e sesini çıkarmayanlar, Irak’ta insanların ölümünü izleyenler, Suriye’de insanlar birbirlerini öldürürken iştahla seyredenler, Myanmar’da yapılan zulme seyirci kalanlar, Afganistan’da, Çeçenistan’da zulme alkış tutanlar hainlerdir.
 
Bu Ülkede Tek Sorun Hainliktir Efendiler
 
Osmanlı’nın parçalanmasıyla son vatan toprağı Anadolu’ya hapsolan Türk insanını bu topraklardan kovmanın derdinde olanlar var. Dışarıdan bunu yapamayanlar toplumu ayrıştıracak projeler üreterek içeriden yıkmaya çalışmaktadırlar. Maalesef aramızda bilerek veya bilmeyerek bu oyuna gelen birçok insan var. Bu oyunların en başında terör olayı gelmektedir. Ben bunlara terörist demiyorum. Bunlar olsa olsa hain olur. Terör Türkiye’nin bir bölgesinin sorunu değil topyekûn milletin sorunudur. Bu belayı defedecek de bu millettir. Eğer bu ülkede yaşayan insanlar ortak bir kültür içerisinde bir arada yaşama ülküsüne sahip olurlarsa terör değil hiçbir belâ bu milleti sarsamaz.
 
Bu Ülkede Tek Sorun Hainliktir Efendiler
 
Bu ülke kolay kazanılmadı. Şehitlerin kanlarıyla sulandı bu topraklar. Bu ülkenin tek karışında gözü olanlar şunu iyi bilmelidir ki Türk son sözü söylediği zaman karşısında kimse duramaz. Suskunluğu fırtına öncesi sessizliğindendir. Şuna inancım tamdır ki bu millet tarihte bir çok badirelerle karşılaşmış ve hepsini aşmayı bilmiştir. Vatan toprakları içerisinde yaşayıp bu ülkeye ihanet edenler en ağır şekilde cezalandırılmalıdır. Hapishanelerin namuslu insanların değil ahlâksızların, kahramanların değil vatan hainlerinin doldurduğu bir ülke istiyoruz. Bu da ancak ve ancak adaletle mümkündür. Adalet terazisi haktan yana olmalı ve hiçbir zaman şaşmamalıdır. Hak, hukuk ve adaletin olmadığı bir yerde huzur olmaz. Gelecek nesillere güçlü bir ülke bırakmak için hainlerin temizlenmesi gerekmektedir.
YORUM EKLE