GEÇMİŞTEN BUGÜNE “AYŞE ÜNLÜCE”

Sene 2012

Ortanca oğlum Emre, Özel Atayurt Okulları’nın bursluluk sınavını  kazanınca ortaokul birici sınıfına kayıt yaptırdık.

Henüz okulda ilk haftalar.

Mevzuat gereği her eğitim öğretim yılı başında okulların okul aile birliği üyeleri seçilir.

Birlikler, okulla veli arasında önemli görevleri yerine gitirirler. Burada gönüllük esastır. Bunca zamandır bayan velilerin birliklere önem verdiklerini gözlemledim.

Duyarlılıklarını hep takdir etmişimdir.

Her anne babaya tavsiyemdir çocuklarının okudukları okulların aile birliğine girsinler. Fedakarlık isteyen bir görevdir ama en kıymetlileri olan çocuklarının akademik başarısına olumlu katkı sağlayacağı bir gerçektir.

Okul idaresinin yeni birlik seçimi için davet yazısını elime tutuşturan  Emre: “Baba abimin okulunda okul aile birliği başkanı oldun.Benim okulumda da görev almanı istiyorum” demez mi?

Abisinin Anadolu Lisesinde ki çalışmalarımızı anlaşılan unutmamış.

Emre’nin birkaç kez ısrarılı isteği karşısında bir müddet düşündüm.

Annesi “çocuğun hevesini kırma” diye ekleyince tamam dedim.

Seçim günü okula giderek okul aile birliğine girdim.

İlk toplantımızı o tarihte sınıf temsilcilerinden oluşan 15-20 kişilik bir ekiple yaptığımızı dün gibi hatırlarım.

Yine o toplantıda, Okul Aile Birliği Başkanı olarak Ayşe Ünlüce seçildi.

İlk görüşmemizde; sıcakkanlı, naif,güler yüzlü bir bayan veli olarak zihnimde yer etti.

O’nunda oğlu Aras, meğer Emre ile aynı yaşta farklı sınıflarda okuduklarını sonradan öğrendim.

Her ay okul aile birliği toplantısına gittiğimde Ayşe hanımı daha yakından tanıdım.

Açık fikirli,cumhuriyet değerlerine bağlı, yenilikçi ve çözüm odaklı bir başkanımız oldu.

Görev süresince o’nun öncülüğünde birçok sosyal sorumluluk projelerine imza attık.

İyi bir ekiptik…

Yukarıda da belirttiğim gibi aile birliğinin çoğu bayan üyeydi.

İki kişi erkek üyeydik.  Merhum Şadan Marin Bey ve bendeniz.

İlknur hanım,Şehriban hanım ilk aklıma gelen isimler.

Aradan yıllar geçsede hala görüşürüz.

Zaman su gibi akıp gidiyor.

Şimdi düşünüyorumda güzel ve anlamlı günlerdi.

Ayşe hanımın öncülük ettiği, o sene  ani vefatıyla Atayurt Okullarını yasa boğan İlköğretim Müdürü Yaşar Gündüzdoğan adına hatıra ormanı meydana getirmiştik. Şadan abinin emeği çoktu.

Ayrıca devlet okullarında okuyan dar gelirli ailelerin çocuklarına topladığımız bot ve mont yardımları,huzur evi ziyaretleri ilk aklıma gelen faaliyetlerimizdi.

İşte Ayşe hanımla o zamandan beridir tanışırız.

Hatta cep telefonumda hala okul aile birliği başkanı olarak kayıtlıdır.

O vakitler Osmangazi Üniversitesi Hukuk Müşavirliğinde Avukat olarak görev yapıyordu. Biz ise özel idare’deydik…

Yıllar sonra Büyükşehir Belediyesi’ne naklen geçince bizimde özel idarelerin kapatılıp Büyükşehir Belediyelerine geçmemizle kader buya  aynı kurumda yollarımız kesişti.

2018 yılında Genel Sekreter’imiz oldu.

Kırsal proje uygulamalari için bazen toplantılarda bir araya geldik.

Duruşunu hiç bozmadı. İş hayatı içerisinde, çevresine hep güler yüzle bakan, kibirden uzak, mütevaziliği farklı özellikleriydi.

Kader, o’nu büyük imtihanlarla sınayıp hiç beklemediği bir anda hayat arkadaşı Aydın Ünlüce’yi yanından ayırsada emrin büyük yerden geldiğini içselleştirerek yoluna  devam etti.

Bu zorlu süreçleri sabırla ve inançla atlatıp Yılmaz Hoca’dan tam not alan Ayşe hanım Büyükşehir Belediyesi’ne aday gösterildi. Ve kazandı. Bugün kadim kentimiz Eskişehir’imizin yeni Büyükşehir Belediye Başkanı oldu.

Yıllardır yanında bir akademi öğrencisi gibi adeta ders aldığı Prof.Dr.Yılmaz Büyükerşen’in çeyrek asırdır “evladım” dediği Eskişehir’i o’na “Ayşe kızım” diyerek emanet etti.

Her şeyin bir sonu var… Makul bir süre sonunda yeni bir kan, yeni bir heyecan var Eskişehir’de…

Memleketim Gümüşhane’de bu heyecanı yaşıyor bugünlerde.

Sayın Ünlüce, kentimizi bulunduğu noktadan daha ileriye taşımak için kolları sıvadı.

Bir çok kimse bu seçimde o’na “fazla tanınmıyor” diye eleştirilerde bulunsada günün sonunda etkili kampanya ile seçimi kazanmasını bildi.

Seçimlerde  “Düne güven,yarına inan” sözleri seçmende karşılık buldu.

Rakibiyle polemiğe girmeden sadece yapacaklarını ve projelerini anlattı.

Şimdi Eskişehir kamuoyu bu projelerin gerçekleşeceği günleri bekliyor.

Burada şunun altını çizmek gerekiyor.

Genel seçim nasıl ülke kaderiyle ilgili ise, yerel seçim de kente kader biçmektir.

Dolayısıyla yerel seçimlerde partiden ziyade adayın kimliği ve kişiliği,güvenirliği sonucu belirliyor.

O yüzden adaylarda, “parti aidiyeti”nden ziyade “Ehliyet ve liyakat sahibi” kimseleri bulup halkın karşısına çıkaranlar başarılı oluyor.

Bu seçim bunu ispat etti.

Kent, yaşayan canlı bir organizmadır. O yüzden her kentin kendine özgü bir dili, bir ruhu vardır.

Eskişehir bir Cumhuriyet kenti olarak Anadolu’nun orta yerinde yıldız gibi parlıyor.

Haliyle bu kadim kenti yönetecek kişi o kent insanının bilinçaltını, ruhunu ve dilini iyi bilmelidir.

Bize göre Ayşe hanım, bu dili ve ruhu iyi analiz edenlerden oldu.

Canı gönülden başarılar diliyoruz.

Şimdi masasında kentsel dönüşüm,ulaşım,su vb. önemli sorunlar var.

“Vefa”nın İstanbul’da bir semt adı olmadığını düşünerek yıllara sari bir dostluğun göstergesi olarak yazmak istedim.

Allah mahcup etmesin Ayşe hanım. Bu kadim kente yapacağınız hizmetlerde rabbim yar ve yardımcınız olsun.

YORUM EKLE