Gülen gözlerinde umudun vardı,
Saygıda muhabbet huzurun vardı.
Yüzünde Yusufi bir nurun vardı,
Sol yanımızı boş bıraktın gittin.
İsmail HAYAL
Tarih 6 Şubat 2022 Pazar günü. Yer Kemaliye Camii öğle namazı sonrası. Musallada iki cenaze uzun yolculuğun ilk adımında hüsn-ü şahadet için bekliyor.
Biri seksenini devirmiş Ömer Kocagöz, diğeri henüz yirmi beşinde güzeller güzeli evladımız, genç kardeşimiz İbrahim Zengin.
"Her nefis muhakkak ölümü tadacaktır" ayetini işaret eden iki ibret alınası örnek.
Kemaliye Camii İmam Hatibi Mehmet Akif Milet cenaze namazını kıldırmadan önce yaptığı kısa konuşmada diyor ki;
"Bir çocuk düşünün dünyaya gözünü açmadan babasını, henüz altı yaşında iken annesini, birkaç yıl sonra dedesini, en büyük hamisi amcasını, evlendikten sonra eşini ve evlatlarını toprağa veriyor. Oğlu İbrahim'i toprağa verirken gözünden yaş geliyor.
Sebebini soruyorlar ve o da diyor ki;
"Gönül hüzünlenince göz yaşarır."
Bu kişi Rabbimizin;
"Sen olmasaydın ben âlemleri yaratmazdım" sözünün muhatabı Efendimiz. (SAV)
Ölmeden bütün acıları yaşayan Efendimiz'in hayatı tek örneğimiz olarak verilen tüm acıları işte bu hüsn-ü kabul ile karşılıyor ve mutmain oluyoruz.
Evet, daha ömrünün ilkbaharında bu şehrin genç girişimcisi, Yusuf yüzlü delikanlısı, her gördüğüne ve müşterisine muhabbet gösteren kıymetli evladı İbrahim Zengin kardeşimizi toprağa veriyoruz.
Ailesinin, babası Mustafa abimizin, onu tanıyan tanımayan her Gümüşhaneli hemşerimizin yüreği yaralı.
Kemaliye Camii alanında mahşeri bir kalabalık son yolculuğuna uğurladı bu güzel evladımızı. Hemen herkesin gözünde hüznün katrelerini görmek mümkün. Her ölüm erken ölümdür derler lakin bu ölüm daha da erken oldu be yavrum.
Geride senden kalan o Yusufi yüzün, tertemiz kalbin, hoş muhabbetin, küçük büyük farketmeden gösterdiğin sevgi ile saygın, merhametin, yardımseverliğin en büyük miras olarak kaldı bizlere.
Altın kalpli insanların yaşadığı şehre yakışmayan sebebini bilemediğimiz bir menfur olay yüzünden zamansız en verimli yaşında toprağa girmek varmış kaderde.
Takdiri ilahi. Ne desek boşa, ne yazsak nafile ve maalesef ağlamak hiçbir fayda vermiyor bizlere.
Yalnız şapkamızı önümüze indirip bir muhasebeden geçmemiz gerekir ki ' ne oldu bizlere' diye.
Evet, ne oldu bizlere. Bizi biz yapan o güzel hasletlerimizi neden terk ediverdik? Altın kalpli insanların yaşadığı bu şehre yakışmayan bu olaylar neden sürekli artma eğilimi içinde.
Giden bir özge can, geride yaralı anne baba ve tüm Gümüşhane ah-u vah eden.
Pırlanta gibi bir kardeşimizi daha erken toprağa vermenin acısıyla yüreğimiz paramparça. Mekanın Cennet olsun güzel yavrum. Rabbim acılı anne ve babana (Mustafa Zengin) sabır versin inşallah.Biz senden razı idik, Rabb'imde razı olur inşallah...
Basiniz sag olsun Rabbım sabırlar versin