Ara
Gümüşhane
Kapalı
2°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
42,7078 %0.01
50,2018 %0.06
5.909,06 % 0,12
Gümüşhane’yi Sevmek

Gümüşhane’yi Sevmek

YAYINLAMA:

Doğup büyüdüğümüz bu kadim şehri elbette severiz. Gelenlere de sevdirmeye çalışırız. Kentte yaşayan ve de yerel basından birisi olarak hemşeri dertleriyle dertlenir, çözümü gereken sorunları yetkililere aktarmayı da görev sayarız. Bu anlayış yerel basınımızın değişmez prensibi olarak yeğlenen bir husus olarak devam edip gitmektedir.

Yıllar önce “Gümüşhane’yi Sevenler Vakfı “kurulmuştu. Vakıf üyeleri, içerisinde yerli olmayan üyeler. Hatta Valiler bile vardı.

Şimdi kimler var? Ben şahsen bilmiyorum. Bildiğim tek şey, bu vakıf emekli öğretmen Güneri Kadirbeyoğlu sorumluluğunda epey bir zaman kömür alış-satışıyla iştigal etmiş olmasıdır.  Sevenlerden kimler ne yaptı-yapmadı orası meçhul!

Durum bu olunca insanın aklını şöyle bir düşünce çeliyor.

Vakıf gerçekte Gümüşhane’yi mi sevecekti yoksa Vakıf aracılığı ile siyasi ikbal yada bir takım yararlar mı edinilecekti.

Yaklaşık 30 yaşından fazla olan bu Vakıf hakkında kimileri başka yorumlar getire dursun biz gelelim bizim konumuza.

Gümüşhane’yi sevmek telefon numarasının son iki rakamını 29 yapmakla olmuyor. Bu kentin kalkınmasına, mevkiindeki yetkisi, siyasi konumu, STK’lardaki etkinliği, maddi-manevi varlığı, aklı, varsa sanatı ile katkı sağlamakla olur. Bu manada atılmış adımlar olsa da yeterli olmadığı herkes tarafından bilinmektedir. İş kalıyor Valilerin üstüne. Hele de Vali yeni atanırsa.

Çünkü kalkınmada olan illerin kaderidir. Devlet desteği olmadan devletle el ele vermeden bir yatırımın gerçekleştirilmesi mümkün olmuyor. Tıpkı Cumhuriyetin ilk yıllarında uygulanan ekonomik model de olduğu gibi.

Valiler de bu etkinlikleri görevdeki Şube müdürleri aracılığı ile ne ölçüde başarabilirlerse.

Şube müdürü proje üretmiyorsa hep Vali’den emir bekleme durumunda ise bu neye benzer? Motorun önündeki avare dişliye. Döner ama iş üretmez.

Valimiz Sayın TANRISEVER, eminimki Gümüşhane’yi de sevecektir. Kişi hem sevmeli hem sevilmeli hem de sevindirmelidir. Bizim sayın Validen beklediğimiz budur.

Ancak hantal ve metal yorgunu hem de bürokratik oligarşinin kol gezdiği, bazı bürokratlarca Vali emrinin  askıya alındığı Gümüşhanemizde Mülki İdare Amiri olarak sayın Vali Alper Tanrısever’ in kendisin ifade ettiği gibi bir “saatin çarkları gibi çalışacağız” düsturu gerçekleşebilecek mi? Yani büyük çark bir defa döndüğünde alttaki küçük çarklar birkaç defa dönebilecek mi?

Çok güzel bir benzetme. Valimize bu yakıştırması için gönülden teşekkürler. Bu çark meselesini konu alan bir makalemi “” başlığı ile 31.01.2017 tarihinde, Demokrat Gümüşhane gazetesinde, gumushane.gen.tr internet sitesinde ve 2021 yılı yayınlanan “Köşemde Yazdıklarım” adlı kitabımın 331 sayfasında okuyucularla buluşturmuştum. Okuyunca “Nede güzel yazmış” demeden geçmeyeceğinizi biliyorum.

Geri kalmışlığımız Valinin ya da Devletin kusuru değil elbette. Neyi nasıl, isteyeceğimizi bilmememizden kaynaklanmaktadır. Valilerin arkasındaki ayak sesleri geri kalmışlığımızı tetikleyen en büyük engellerdendir. Örneği ise Hükümet konağı önündeki eski Halk Evi binasının yeridir. (Fırsat verilse idi Vali, Rahmetli Sayın Dalmaz bu mekanda 8 katlı kültür merkezini çoktan yükseltmiş olacaktı.)

Alt yapısı henüz tamamlanmamış ilçeleri ile standart (Şiran) karayolu bağlantısı olmayan tek il konumundaki perişanlığımızı bilgilerinize sunmak isterim. Kalkınmanın motoru devlet-millet işbirliği olmalıdır. 15 yıldır yılan hikâyesine dönen Merkez “Süleymaniye Mahallesi Turizm ve Kayak Merkezi Projesi”ne bir an önce el atılmalıdır. (Bak.Köşemde Yazdıklarım, Sayfa:320,,,324)

Hafta sonunu iple çekip, şehri terk eden ve hafta başı gün ortasında göreve gelen memurlardan halkımız hoşnut değildir. İşlerin sürüncemede kalmasına neden olan bu duruma son verilmesi istenmektedir. Bürokratik çalışmalara ivme kazandıracak yeniden yapılanmaya acilen ihtiyaç vardır.  Vatandaş ildeki en son yüce kapı olan Al-i Devlet kapısının kendilerine açık tutulmasını, Vali etrafında zırhlı duvar örülmesine izin verilmemesini istemektedir.

Sonuç olarak, sevmekten söz ettik, çünkü sevginin olmadığı yerde hiçbir yeşerme olmaz. Bu duygularla yeni atanan Valimiz Sayın Alper Tanrısever’e vadilerin avucundaki kente hoş geldiniz diyorum. Üretilen hizmetlerin meyvesini aldıkça dağların bir süre sonra nasıl da uzaklaşacağını, şehrimizin makus talihinin (2TT-E) de yani “Tarım, Turizm ve Eğitim’de yapılacak atılımlarla nasıl da değişebileceğini hatırlatarak.

04.09.2023
Yusuf SADIK
Eğitimci Yazar-Demokrat Gümüşhane Gazetesi
 

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *