AĞLA GÖNLÜM, AĞLA

Mısır’da zulüm,
Ölüm ise gönlümde…
Ve Esma’da şehit düştü Rabbim
Sümeyye gibi, şimdi
O da gülümsüyor,
Cennet’e…
İsmail HAYAL

Ve ben babamı ağlarken gördüm bu sabah” diyordu Başbakanımızın kızı Esra. Ve o başbakan Rabia Caddesi'nde göğsünden vurularak şehit edilen 17'sindeki Esma'nın haberini okurken gözyaşlarına boğulmuştu. Çünkü o her şeyden önce bir babaydı, o insandı ve o bambaşkaydı. Ve İslam coğrafyası ondan çok şey bekliyordu. O merhamet timsali Başbakan sağ elini yukarı kaldırdı... Ve "4" işareti yaptı kalabalıklara. Yani "Rabia" dedi.

Ağlamak merhametin göstergesidir. Herkes ağlayamaz. İnsanın annesi ölür, babası ölür, tüm sevdikleri göçer gider de damla düşmez göz pınarlarından. Kalpler katıdır besbelli.

Merhamet şairi Üstad Necip Fazıl diyor ya;

Ağlayın su yükselsin,
Belki kurtulur gemi.
Anne seccaden gelsin,
Bize dua et emi?


Ağlayalım hiçbir şey gelmiyorsa elimizden. Ağlayalım kaybettiğimiz insanlığımıza. Ağlayalım kaybettiğimiz erdemlere, yok olan değerlerimize, vicdansızlığımıza, ait olduğumuz ancak kadrini bilemediğimiz güzel dinimiz İslam’ı anlayamadığımıza. Ağlayalım ne olur.

Ağlayalım gelin hep birlikte. Gezi Parkı’nda üç beş ağacı bahane edip devletin yani bizim malımızı katleden çapulcular şimdi neden ağlamıyorsunuz? Ve ey sanatçılar (!) neredesiniz? Neden sesiniz soluğunuz duyulmuyor? Soyunanlar, tazyikle suya poz verenler, duran adamlar neredesiniz? Kimyasal silah kullanarak kendi din kardeşlerini katleden bu asrın Firavunlarını görmüyor mu gözleriniz? Öte yandan mezhep ayrımcılığı ile bizlere dedesi Şah İsmail’i bile aratan ve her fırsatta Sünni kardeşlerimizi yok eden diğer Firavun Esed’i görmüyor musunuz?

Manşetlerini Gezi Parkı safsataları ve senaryoları ile süsleyen medya neredesiniz? Bu vahim manzara karşısında gözleriniz kör mü oldu, kalemleriniz neden yazmaz oldu acaba? Her gün oluk oluk kanları dökülenler sizin için hiçbir şey ifade etmiyor mu yoksa.lk kadın şehidimiz Sümeyye Hazretleri şöyle haykırmıştı insanlığın yüz karası Ebu Cehil’e:

Sana ve inandığın putlara kötülükler olsun, ey Allah’ın düşmanı. Seni görmektense, bana ölmek daha iyidir. Bak duy! Allah Rabbimizdir, Muhammed Peygamberimizdir!

Şimdi Hz Sümeyye’nin feryadı ile sesleniyoruz asrın Firavunlarına, son kez. Ey zalim Sisi ve ey kan içici Esad! Zulmü bırakın ve Allah’ın kapısına yönelerek tövbe edin. Tövbe edin ve kurtulun. Ve bizler, sözüm ona Müslümanlar. Ağlayalım eğer becerebilirsek. Ağlayalım belki gözyaşlarımız söndürür bu Nemrut ateşini. Ağlayalım, ağlayalım ne olur.
YORUM EKLE